Pablo Neruda'nın da favorisi yılan balığı yahnisi ve Valparaiso

GRAFİTİLER VE RENKLİ BİNALAR

Nobel ödüllü dünyaca ünlü yazar Pablo Neruda'nın çok sevdiği Valparaiso'yu görecektik. Buraya gelecekler mutlaka rahat ayakkabıyla gelmeliler. Şehir tepelerle dolu. 45 tepe olduğu söylenen Valparaiso'da tarihi finüküler var. Ancak biz şehri gezmek için yürümeyi terch ettik.

Uzun yürüyüşler ve merdivenler bizi bekliyordu. Unesco tarafından da Dünya Mirası Şehri ilan edilen Valparaiso kesinlikle lüks sevenlere uygun bir yer değil. Çok bohem bir şehir. Rengarenk boyanmış binalar, dar sokaklar, sonsuz merdivenler var.

Adeta labirentin içindesiniz. Yapılar rengarenk ancak neredeyse her sokakta çok yaratıcı grafitilerle karşılaşıyorsunuz. Valparaiso tam bir açık hava sanat galerisi. Dar renkli sokaklar yerel dükkanlarla dolu. Birbirinden özgün mekanlar var. Her yerde sanatın gücünü soluyorsunuz.

PASİFİK'İN MÜCEVHERİ

Valparaíso ya da yerel halk tarafından bilinen adıyla 'Valpo', bir zamanlar Güney Amerika'nın en zengin şehirlerinden biriydi. Avrupa'dan gelen gemiler ABD'nin batı kıyısına giderken Amerika'nın güney ucunu dolaşırken Valparaíso'da dururlardı.

19. yüzyılın ikinci yarısı şehir için altın bir çağdı. Gelişen bir liman statüsü, Avrupa'dan birçok zengin göçmen getirdi. “Pasifik'in Mücevheri” olarak tanımaya başladı.Ağustos 1914'te Panama Kanalı açıldığında her şey değişti. Avrupa gemilerinin artık Güney Amerika çevresinde uzun bir yolculuk yapmasına gerek yoktu.

Şehrin liman faaliyetleri etrafında gelişen gelişen ticaret, büyüdüğü kadar hızlı bir şekilde çöktü. Panama Kanalı açıldıktan sonra şehrin kaderi değişti. 20. yüzyılın ikinci yarısında Valparaíso boğucu bir ekonomik gerileme yaşadı.

Ancak Valpaiso'nun kaderi 1940'lı yıllarda bambaşka bir yöne kaydı. Dünyaca ünlü Şili'li Pablo Neruda Mexico City'de Şili Başkonsolosu iken sokak sanat hareketini görüyor. 1943'te Şili'ye döndüğünde Meksikalı sanatçıları Valparaíso'ya davet ediyor. Valparaiso sokak sanatçıları için cazibe merkezi haline geliyor.

PABLO NERUDA'NIN VALPARAİSO'DAKİ EVİ

Şair Pablo Neruda'nın Valparaiso'daki evi La Sebastiana müze olarak gezilebiliyor. Ev gemi görünümünde. En üstte kaptan köşkü var. La Sebastiana, Pablo Neruda'nın aşk ve deniz hakkında birçok şiir yazdığı eviydi.

Bugün La Sebastiana, şairin hayatına ve ilham kaynağına bir göz atabileceğiniz önemli bir müze.

“La Sebastiana eviyle ilgili bir şiir de yazıyor Neruda. Şiirin ilk bölümde şöyle diyor: Evi kurdum/ Önce havadan yaptım/ sonra bayrağı havaya kaldırdım/ ve onu asılı bıraktım/ açık havadan, yıldızdan, ışıktan ve karanlıktan…

PASİFİK KUMSALLARI VE CONCON PLAJI

kendine has ve görülmeye değer bir yer olsa da plajların bulunduğu Vina Del Mar da tam bir taş yığını. Valparaiso'dan Vina del Mar'ın mesafesi 7 km. BBembeyaz upuzun kumsalı çok cazip ancak plajların arkasında yükselen lüks ve çok katlı apartmanlar gözümüzü yoruyor. Şili depreminde yıkılan binaların çoğu yeniden yapılmış. Vina del Mar Şili'liler ve turistler için bir çekim merkezi. Ancak okyanus kıyısında daha sakin bir yer isterseniz biraz daha ileri gitmek gerekiyor. Biz de sora sora Concón Plajı'na ulaştık.

Otobüsle 30 dakika mesafedeki Concón'da sonunda aradığımızı bulduk. Geniş kumsal, okyanus dalgaları, sörf yapanlar ve büyüleyici bir günbatımı... Daha ne isteriz? Şili'ye gideceklere Concón plajında zaman geçirmelerini tavsiye ederiz.

PABLO NERUDA'NIN FAVORİ YEMEĞİ YILAN BALIĞI TARİFİ

Şili'nin uzun Pasifik kıyısı, onu deniz ürünleri hayranları için gerçek bir cennet haline getiriyor. Şili'liler okyanusun ödüllerini sayısız şekilde kullanıyorlar.

Şili'nin favorilerinden biri, 'congrío colorado' olarak bilinen kırmızı yılan balığı ile yapılan balıkçı yahnisi 'caldillo de congrío'.

Congrio'yu Şili'nin dışında bulmak zor olabilir, ancak herhangi bir iyi beyaz etli balıkla da bu tarifi uygulayablirsiniz.

Pablo Neruda'nın da favori yemeği olan yılan balığı yahnisi tarifi:

4 porsiyon

MALZEMELER

NASIL YAPILIR?

Afiyet olsun