Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Tubitak Ansiklopedi Arabuluculuk Nedir?

        Davanın açılmasından önce ya da sonra, sistematik birtakım iletişim teknikleri uygulayarak, uyuşmazlık içine düşmüş olan tarafları, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmelerini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde de çözüm önerisi getirebilen, uzmanlık eğitimi almış, bağımsız ve tarafsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve kural olarak, ihtiyari (iradi) bir biçimde işlerlik kazanan alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir.

        Arabuluculuk sürecinin işleyişin önemli bir rol üstlenmiş bulunan arabulucu, uyuşmazlık hakkında herhangi bir karar vermez. O, esas itibarıyla uyuşmazlık içine düşmüş olan tarafları, sistematik nitelik taşıyan birtakım iletişim teknikleri uygulamak suretiyle kendi çözümlerini kendilerinin üretmelerini sağlamak amacıyla bir araya getirir; aralarında iletişim kurar; bir diyalog sürecinin işlerlik kazanmasına ve bunun canlı tutulmasına katkı sağlar; onlara, ortaklaşa bir çözüm üretmelerine veya geliştirmelerine olanak veren, son derece rahat ve özgür bir müzakere ortamı yaratmak suretiyle yardımcı olmaya çalışır. Arabulucu, haklıyı veya haksızı bulmaya yahut belirlemeye yönelik değil, tarafların her ikisinin de menfaatlerinin en uygun şekilde dengelenmesini öngören bir anlaşma zemininin bulunmasına çaba sarf ederek uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması sürecinde rol oynar. Arabuluculuk sürecinin işleyişinde ve başarıyla (yani anlaşmayla) sonuçlandırılmasında, esas itibarıyla taraflar egemendir.

        Yine arabulucu, süreç içerisinde, taraflara hukuki tavsiye ve telkinlerde bulunamaz; yargısal bir yetkinin kullanımı niteliği taşıyan, sadece hakim tarafından yapılabilecek olan işlemleri gerçekleştiremez.

        Arabulucu, sürecin başında, uyuşmazlığın taraflarına, tartışabilmeleri için herhangi bir çözüm önerisi getiremez; ancak ortaklaşa bir çözüm üretemediklerinin anlaşılması kaydıyla, müzakere edebilecekleri bir çözüm önerisi ya da önerileri kataloğu sunabilir. Bu durum, arabulucunun üretmiş olduğu çözüm önerisini, taraflara empoze edeceği ya da onları bu öneri üzerinde mutabakata varmaları için zorlayabileceği anlamına gelmez.

        Arabuluculuk kurumu, sadece tarafların anlaşmak suretiyle üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri, yani sulh olmak suretiyle sona erdirebilecekleri hukuk uyuşmazlıkları bağlamında uygulanma alanı bulur. Bu kuruma işlerlik kazandırılabilmesi açısından, hukuk uyuşmazlığının yabancı unsur taşıyor olup olmamasının herhangi bir önemi yoktur.

        Arabuluculuk, kural olarak tarafların ihtiyarına bağlı bir biçimde işlerlik kazanan bir kurum konumundadır. Taraflar, arabuluculuğa başvuru, bu süreci devam ettirme ve sona erdirme konusunda bir serbestiye sahiptirler. Yine tarafların arabuluculuk sürecini başlatmış bulunmaları, bu süreci sonuna kadar devam ettirmek zorunda oldukları anlamına asla gelmez; istedikleri zaman süreci kesip uyuşmazlığı yargıya taşıyabilme olanağına sahiptirler. Belirli hukuki uyuşmazlık tipleri bağlamında, dava açılmadan önce arabuluculuk sürecine işlerlik kazandırılıp sürecin anlaşma dışındaki bir nedenle sona erdiğinin, arabulucu tarafından düzenlenen son tutanakla belgelendirilip bunun dava dilekçesine eklenmiş olması, hukuki bir zorunluluğa dönüştürülmüş ve bu suretle arabuluculuğun ihtiyariliği kuralına bir istisna yaratılmıştır. Bu istisna, kapsam itibarıyla arabuluculuk sürecine işlerlik kazandırma ve ilk toplantıya katılmayla sınırlıdır. Arabuluculuk sürecinin işleyişinde egemen olan diğer ilkeler ise tarafların eşitliği ile gizliliktir. Eşitlik ilkesi, tarafların, arabulucuya başvuru ve arabuluculuk süreci içinde eşit haklara sahip olmalarını ifade eder. Gizlilik ilkesinden maksat ise taraflarca aksi kararlaştırılmadığı sürece, arabulucunun, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde kendisine sunulan veya herhangi bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgelerle tuttuğu kayıtları saklamakla ödevli tutulmasıdır. Arabulucunun yanı sıra, arabuluculuk sürecinde, uyuşmazlığın tarafları bağlamında da kural olarak gizlilik ilkesi işlerlik kazanır.

        Arabuluculuk süreci sonunda bir anlaşma sağlanmış ise bu anlaşma belgesinin, kural olarak, mahkemeden icra edilebilirlik kararı alınmak suretiyle aynı mahkeme kararları gibi cebri icra yoluyla yerine getirilmesi istenebilir. Yine, anlaşma belgesinin kapsamına giren hususlarda daha sonra da dava açılamaz.

        Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içerisinde arabuluculuk mesleğinin icrası, arabuluculuğa ilişkin temel hukuki düzenleme konumunda bulunan, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun tanımladığı anlamda bir arabulucu olma koşuluna bağlanmıştır. Arabuluculuk mesleğini ancak gerçek kişiler icra edebilir; tüzel kişiler arabulucu olarak görevlendirilemezler. Yukarıda anılan yasal düzenlemeye göre, arabulucu unvanının kazanılabilmesi ve bu unvandan kaynaklanan yetkilerin kullanılabilmesi için, Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Dairesi Başkanlığı tarafından tutulan arabulucular siciline kaydedilmiş olmak, hukuki bir zorunluluktur. Sicile kayıt bağlamında, aranan en önemli koşullardan birisini de arabuluculuk eğitimi almak ve Bakanlık tarafından yapılacak sınav başarmış olmak teşkil etmektedir. Arabulucunun uzman olmasıyla kastedilen budur. Onu karakterize eden diğer iki önemli nitelik ise bağımsızlık ve tarafsızlıktır.

        YAZAR

        Süha Tanrıver

        KAYNAK

        • Azaklı Arslan, Betül. Medeni Usul Hukuku Açısından Zorunlu Arabuluculuk. Ankara: Yetkin, 2018.
        • Ekmekçi, Ömer, Muhammet Özekes, Murat Atalı ve Vural Seven. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk. İstanbul: On İki Levha, 2019.
        • Tanrıver, Süha. Hukuk Uyuşmazlıkları Bağlamında Arabuluculuk. Ankara: Yetkin Yayınları, 2020.
        • Yakıcı, Özge. Bireysel İş Hukukunda Arabuluculuk. Ankara: Yetkin, 2019.
        Yazı Boyutu
        Habertürk Anasayfa