Otoriteye saygı yoksa futbol terörü bitmez
En son İzmir'de sahneye çıkan Futbol Terörü, sahada oyuncu bıçaklama ya da tribünden ateş etme aşamasından; yani sözün biteceği yerden bir önceki adıma geldi. Peki bu sorun nasıl çözülür? Yanıt net: Otoriteye saygıyla. Saygıyı da ciddiyetle uygulanan kurallar ve cezalar doğurur. Kabul edelim Türkiye'de holiganlar polisi-emniyeti-hakimi-savcıyı sallamıyor. Kulübünün/camiasının kendisini koruyacağını biliyor. TFF desen zaten sinek ikili.. Oysa aynı holigan UEFA maçlarında kuzu gibi oluyor. Çünkü kulübünün/camiasının olası bir olayda kendisini savunmayacağını bilakis daha fazla ceza alması için uğraşacağını adı gibi biliyor.
Şiddeti önlemek basit tedbirler bütünü aslında. Kararlı ve ciddi olursanız bıçak gibi kesilir. Polisten-savcı/hakimden korkmayan, onları takmayan adama olabilen en ağır cezayı 2, 3 kez verirsiniz; o futbol teröristini kurtarmaya gelen kulüp/camiadan biri olursa onu da ya yardım yataklık ya suçu ve suçluyu övme cezalarından yargılarsanız olur biter. Ama tabi ki her şeyin başında 'adamına göre muamele' yapmazsanız.
Gelelim kimsenin takmadığı otorite kısmından benim çözüm önerilerime:
1- Bir kere passolig'i kaldıralım. Bireysel bankacılık yapma hakkı verilmeyen bir bankaya bireysel kart dağıtabilsin diye başlatılan bu iş yürümüyor. Banka da memnun değil. E-Bilet sistemi devam etsin ama passolig gerçekten ve ciddiyetle bu işi üstlenecek yeni bir kuruma devredilsin. Suçun bireyselliğini sağlayacağı söylenen sistem ucubeye dönmüştür.
2- Stattaki özel güvenlikler kahveden adam toplamakla yapılamaz. Ya Gençlik Spor'a ya TFF'ye lisanslama yetkisi tanınmalı. Bu kurum da özel güvenlik firmalarına lisanslama yapmalı. Spor alanları güvenlik hizmeti vermek isteyip lisans alan firma da kahveden toplanmışları değil eğitimli görevlileri spor alanlarında kullanmalı. Bir sorun olduğunda firmaya kapatma da dahil bir çok yaptırım olacağından özel güvenlikçi İzmir'dekiler gibi elinde korner direği ile 50 metre koşan teröristi arkadan izlemez.
3- Artık kapıdaki polis de olay çıkaran tribünden sorumlu olmalı. Böylece özellikle küçük Anadolu kentlerinde görev yaptığı memleketin insanına tolerans göstermeyi düşünmezler.
4- TFF, cesaretle ve ciddiyetle ciddi cezalar verebilmeli. Saha kapatma cezaları 10 maçtan başlamalı mesela ve TFF böylesine cezalar verdiğinde şehrin milletvekili, bakanı falan devreye girmemeli. O da bir otorite sorunu doğuruyor çünkü.
5- Her şeyin başında sorunun adı doğru konulmalı. Bu şiddet değil terörizmdir. Futbol terörizmi adı verilmeli ve terör kanunları geçerli olmalı.
☆
Yani dostlar istenirse çözülür. Yeter ki istensin. Ama herkes, her kurum işini ciddiyetle yapacak ve kendisi ve kurumu adına otoritesini sorgulatmayacak. Yoksa daha kötüleri yaşanacak.
