F.Bahçe ve Beşiktaş'a da Florya..

G.Saray, Florya arazisinin 3'de 1'i ve Riva'daki arazisinin karşılığında 120 dönüm arazi ve inşaat alanının değerlemesi karşılığında bir para alacak. Hedefleri Bankalar Birliği sarmalından çıkmak. 2.7 milyar TL borcu var kulübün. Hedefleri Florya'dan 10 milyar TL kazanmak. Çok abartılı bir rakam da olsa borcu kapatıp Bankalar Birliği anlaşmasından çıkmaya yeter.

Ali Koç, 621 milyon Euro (Aziz Bey'in iddiasına göre 427 milyon Euro idi) borcu 350 milyon Euro'ya indirdi. Ama TL bazında 6.5 milyar TL borcu var. Beşiktaş'ın da yaklaşık 5 milyar lira.. G.Saray'ın Florya arazisini birlikte yapacak olan; Trabzonspor'a da stat veren ve borçlarının düşmesine yardımcı olan devlet, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın da menkul ve gayrimenkullerini değerlendirmesine yardımcı olmak zorundadır.

Sadece bir kulübün çıkabileceği Bankalar Birliği anlaşması o andan itibaren kadük olur. Ortada ne birlik, ne anlaşma ne de rekabet kalır. O nedenle başkanı şuymuş, yönetimi böyleymiş diye bakmadan hükümetin; bu kulüplerin de kendi finansal geleceklerini tayin etmelerine fırsat tanımaları şarttır. Bu hem sağlıklı bir spor ortamı ve rekabetçi Türk futbolu için şarttır; hem Bankalar Birliği güvenilirliği ve karlılığı için şarttır hem de siyaseten şarttır.

Hükümet ve devlet bu kulüplere yeni bir bağış yapsın demiyorum yanlış anlaşılmasın. Ama var olan menkul ve gayrimenkullerini değerlendirme imkanı tanınsın. Bu, devletin fırsat eşitliği ilkesinin tam olarak uygulanması demektir. İmar izni; imar değişikliği; devir izinleri gibi bürokratik engellerin kaldırılmasıdır söylediğim şey..

Gerisi kulüplerin bileceği iştir. Sonrası bu fırsatı iyi kullanıp borcunu ödeyenle ödemeyen arasındaki farktan ibaret olur.