Sihirbaz Nwakaeme, dünya yıldızı Balotelli!
Trabzonspor koşar adım hedefe doğru gidiyor. Adana Demirspor maçını da kazanarak üst üste 8. galibiyetini aldı. Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe ile puan farkını açmayı sürdürüyor. Şampiyonluğun en büyük adayı olduğunu gösteriyor. Hatta böyle giderse lig bitimine haftalar kala mutlu sona ulaşmaları mümkün.
Bordo-Mavililerin lokomotifi şüphesiz Anthony Nwakaeme. 32 yaşındaki futbol sihirbazının ilginç bir futbol öyküsü de var. Nijeryalı bir ailenin çocuğu olan Nwakaeme’nin yaşamını değiştiren en önemli etken ailesinin Danimarka’ya göçüyle başlıyor. Futbola burada başlayan futbol sihirbazının ilk yılları çok da başarılı bir serüven olmuyor. Romanya’ya transfer olan burada 3 farklı kulüpte oynayan, Nwakame sıradan bir futbolcu olmanın ötesine gidemiyor. Bedelsiz olarak İsrail’in Hapoel Ranana gönderilmesi büyük çıkışın da başlangıcı oluyor. Hapoel’den sonra Beer Sheva takımında 95 maç oynayıp 35 gol atan Nwakaeme adını altın harflerle yazdırmayı başarıyor.
2018’de Trabzonspor’a gelen Nijeryalı ilerleyen yaşına rağmen gösterdiği üstün performans ile Karadeniz takımının vazgeçilmezi oldu. Neredeyse her maç takımı sırtlayan, rakipleri yerlerde süründüren Nwakaeme üstün teknik özellikleri ile büyük beğeniyi de hak ediyor. Adana Demirspor karşılaşmasında attığı gol ve verdiği gol pası ile rakibin kilidini açan oyuncu oldu yine. Futbol zekası bir yana ayaklarına hakimiyeti ve teknik özellikleri ile Trabzonspor’un başarısında en büyük rolü oynamayı sürdürüyor…
Bir başka yıldız isim ise Adana Demirsporlu Mario Balotelli... Müthiş bir futbol geçmişi var. İtalya Milli Takımı’nın formasını giyen, İnter, Manchester City, Milan, Liverpool ve Marsilya gibi üst düzey takımlarda top koşturan İtalyan oyuncundan çok şey bekleniyor.
Saha dışı yaşamı ile gündeme gelen dünya yıldızı Balotelli istikrarsız bir performans sergiliyor. Demirspor taraftarı her şeye karşın kendisini çok seviyor. Ancak bir Nwakaeme gibi takımı sırtlayıp götüremiyor.
İki farklı oyuncu tipini karşı karşıya getiren karşılaşmada bir kez daha gördük ki duygu ve disiplin olmayınca yıldızı sürekli parlak tutmak mümkün olmuyor…
BEŞİKTAŞ’IN RUHU GİTMİŞ
Geçen yılın şampiyonu Avrupa’da sıfırı çekmenin moralsizliğini üzerinden atamadı. Ligde de istediği sonuçları almaktan çok uzak. Öncelikle takımın orta sahası yaşlı. Mücadele gücünü yitirmiş. Pas oyunu, yerini karambole bırakmış. Kasımpaşa karşısında ikinci yarı sahada yoktular. Kasımpaşa yakaladığı fırsatları değerlendirebilse, bir hezimet yaşanabilirdi.
Sergen Yalçın’ın oyuncularını suçlamayı bırakıp, takımı nasıl motive edeceğini düşünmeli. Hiç kimse bu kadroya yetersiz diyemez. Eldekilerle daha iyi ne yapılabilir diye düşünmeleri gerekiyor. Belli ki yeni bir oyun planı ve taktik anlayışına ihtiyaç var. Çabuk pes etmek, Beşiktaş’ın doğasına aykırı…
GALATASARAY ‘A NE OLUYOR?
Sarı-Kırmızılı takım kendi sahasında Altay’la berabere kalarak büyük bir avantajı değerlendiremedi. Trabzonspor’un kazandığı haftada 2 puandan olması ciddi bir kayıp. Şampiyonluk hedefinden gittikçe uzaklaşmaları düşündürücü.
Mücadele ve tempo olarak çok güzel bir maç izlediğimizi söyleyelim. Altay’dan beklenmeyen bir diri oyun vardı. Öne geçtiler. Büyük baskıya rağmen İstanbul’dan 1 puanla döndüler. Hedeflerini yakaladılar. Galatasaray, tüm kozlarını kullanmasına rağmen galibiyeti bulamadı. Fatih Terim’in tribünde olması dezavantaj şüphesiz. Yine de kendi seyircisi önünde daha iyi bir sonuç bekleniyordu. Hamlelerin geç olduğunu gördük. Diagne’nin oyuna geç girmesi bir yana bir organizasyon sorunu olduğu gerçek.
Mustafa Denizli tecrübesi ile Altay’ı belirli bir noktaya getirmiş. Son ana kadar gol kovalamaları, savunmada disiplinli oluşları ve takım olarak iyi mücadele etmeleri puan almalarındaki en önemli etkendi.
