Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın nasıl bir detay açıklayacağını henüz bilmiyoruz. Yeni doğal gaz rezervi ile birlikte daha önce keşfedilenler için kesinleşmiş, çıkarılabilir miktarlar hakkında somut bilgi ve netleşmiş yol haritasına dair bir açıklama olabilir.

        Dolayısıyla Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) geçen yıl Karadeniz’de keşfettiği 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfini milat olarak düşünürsek ondan daha ilgi çekici bir durum söz konusu olmayacağı kanaatindeyim.

        Ancak Türkiye’nin deniz enerji gücüyle; sondaj, sismik ve onları destekleyen lojistik gemiler, kabiliyet kazanan personelimizle bu alanda atılan her adım mutlak bir başarı ve övgüye değer durumdur. Öyle ki, kendi insan kaynağımız ve kendi teknik kapasitemizle kendi coğrafyamızda yaptığımız her arama kıymetlidir. Hiçbir şey bulunmasa dahi değerlidir.

        Ülkemiz petrolde takriben yüzde 92, doğal gazda ise yüzde 99 ithalata bağımlı. Bu iki üründe dışa bağımlılığı kaynak çeşitliliğiyle istikrarlı tedarik etsek dahi dış ticaret açığı olarak bakıldığında bir riske işaret ediyor. Bu sebeple Sakarya gaz sahasında ilk üretimin 2023 yılında başlamasının ve 2027 civarında yıllık yaklaşık 15 milyar metreküplük gaz üretimine ulaşılması planlanması bile dengeleri değiştirmeye yetecektir. Şu an boru hatlarıyla Rusya, İran, Azerbaycan ve gemilerle sıvı olarak Nijerya ve Cezayir’den ithal ettiğimiz gaz için Türkiye’nin pazarlık masasında eli daha güçlü hale geldi.

        REKLAM

        Günümüz tüketim rakamlarına göre ilk açıklanan rezerv sahasından ülkemizin üçte bir doğal gaz ihtiyacı karşılanacak. Yeni rezerv artışlarıyla gaz aldığımız ülkelerle ilişkilerimizin şekli değişecektir. İthalatçı durumdan gaz ihraç eden, pazarlayan, gerçek anlamda enerji koridoru olma seviyesine gelmemiz söz konusu. Karadeniz’deki keşfedilen gazların tamamına yakını iyi bir planlamayla 5-6 yıl içinde ekonomiye kazandırıldığında Türkiye’nin enerji sahibi ülkeler ligindeki yeri de anlamlı hale gelecektir.

        Karadeniz’deki bu gelişmeler Doğu Akdeniz’deki tabloyu da Türkiye lehine etkileyecektir. Sadece üreten değil, araştırıp, bulan ve çıkaran bir ülke olarak yakın coğrafyada tecrübe kazanmış şirketlerimiz ve deniz enerji gücümüzle etkin bir rol üstleneceğimizin de habercisi…

        Karadeniz’de Fatih ve Kanuni sondaj gemileri sondaj çalışmalarına son aylarda ağırlık verdi. Fatih gemisi kısa süre önce Amasra-1 kuyusunda sondajını tamamladığına göre bir haber burası kaynaklı olabilir. Kanuni de Türkali-2 kuyusuna yoğunlaşmıştı. Dolayısıyla yeni keşfedilen sahalar ve artan rezerv miktarına yönelik gelişmeler söz konusu gibi.

        Ayrıca Karadeniz’de Sakarya gaz sahasının çevresinde, komşu ülke alanlarında benzer özelliklerde gaz rezervi olacağına dair bilgilerde var. Artan rezerv miktarı Karadeniz’de komşu ülkelerle yeni bir iş birliğinin yolunu da açacaktır.

        Sakarya sahasında Tuna 1’den sonra Türkali 1 ve 2 kuyuları ile Amasra 1 bu defa daha fazla hafızalarımıza girebilir. Elbette her açıklama sonrası gaza kavuşmuş olmuyoruz. Gaz keşfedilen sahaların geliştirilip, ekonomiye kazandırılması için Türkiye’nin ilk defa tecrübe edeceği aşamaları geçmesi gerekiyor.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar