Tom Cruise'un enerjisinin sırrı nedir?
Tom Cruise, rahip veya papaz olma hayallerini tesadüfen başladığı oyunculuğa evirdi. Cruise, rol aldığı yapımlarla sinema sektörüne sadece beyazperdeden 10 milyar doların üzerinde hasılat girdisi sağlarken kendisi mesleğinin en varlıklı oyuncularından biri oldu. Tom Cruise'un kişisel serveti 2022'de 620 milyon dolara ulaştı
1980’li yılların başından itibaren başladığı kariyerini, günümüze kadar etkin bir şekilde taşıyan Tom Cruise’un çalışmaları da özel hayatı da küresel ölçüde takip edildi / ediliyor. Son yarım yüzyılın en şöhretli oyuncuları arasında yer alan Cruise, geçtiğimiz hafta yeni filmi ‘Top Gun: Maverick’ için Cannes Film Festivali’nde düzenlenen galaya katıldı.
Gala esnasında Fransa Hava Kuvvetleri’nin savaş uçaklarıyla gerçekleştirdiği gösteri uçuşuyla onore edilen film ekibi, Fransızlar ve turistler tarafından büyük ilgi gördü.
Cannes’da en çok konuşulan konulardan biri Tom Cruise’un mütevaziliği, her filmin gösterime girmesinden önce birçok ülkede düzenlenen galalar için koşuşturması, akranlarına oranla oldukça genç görünmesi, dinç olması ve sinema - dijital platform çarpışmasında hangi tarafta saf tuttuğuyla ilgili yaptığı açıklamalarıydı.
Tom Cruise, pandeminin ortadan kalkmaya başladığı bugünlerde iyiden iyiye kızışan sinema – dijital platform çarpışmasıyla ilgili açıklaması elbette en çok filmleri sinema salonlarında izlemeyi sevenlerin, film dağıtımcılarının ve sinema salonu işletmecilerinin yüreğine su serpti. Dijital platformlara asla film çekmeyeceğini, çalışmalarını izleyicilere sinema perdesinden sunacağını söyleyen Cruise, imrenilesi enerjisiyle bir yandan kıtalar arası yolculuk ederek galalarla yeni filminin tanıtımını yapıyor, diğer yandan çekimleri süren ‘Görevimiz Tehlike VII’ için kamera karşısına geçip rol kesiyor.
59 yaşındaki Tom Cruise’un bu kadar yüksek enerjiye sahip olmasının birçok nedeni var. Yolculuklarını özel uçağıyla yapıyor, her işini takip eden geniş bir ekibe sahip. Kaliteli bir yaşam sürüyor ve dünyanın her yerinde ilgi görmenin hazzını yaşıyor. Bütün bunların üzerinde bir etken var ki diğer hepsinden daha etkin ve kıymetli. O da işini sevmesi, var olma nedenine duyduğu saygı ve gösterdiği vefa.
Aynı mentaliteye sahip Haldun Dormen ve İlham Gencer ile 80’li yaşları sırasında yaptığım röportajlarda “İşimizi bu kadar sevmesek, çalışmasak ayakta duramayız” demişlerdi. Ki 94 yaşındaki Dormen ile 96 yaşındaki Gencer ilerlemiş yaşlarına rağmen çalışmaya devam ediyor.
Tom Cruise, tesadüfen başladığı oyunculuk kariyeri boyunca işine olan sevgisi ve mesleğine duyduğu saygıyla sinema sektörüne 41 yılda sadece beyazperde aracılığıyla 10 milyar doların üzerinde hasılat girdisi sağladı.
Kendisi de mesleğinin en çok kazanan oyuncularından biri oldu.
Aslında rahip olmak istiyor, mal - mülk sahibi olmadan, kendini dine, meditasyona ve topluma adamak istiyordu.
Planları arasında rahipken belli bir eğitimden geçerek papaz olup kiliselerde görev yapmak da vardı.
Öğrenim gördüğü rahiplik okulundan disleksi nedeniyle ayrılmamış olsaydı belki de manastırların birinde dünyevi hayatla hiç ilgisi olmayan bir yaşam sürecekti.
Belki de papaz olup ayinlerde vaaz verecek, evlilik törenlerini yönetecek, kilise hukukuna göre kişiler arasındaki anlaşmazlıkları giderecekti.
1979'da New Jersey’de çekilen, Brooke Shields'in başrolünde yer aldığı ‘Sonsuz Aşk’ta rol almaları için öğrenim gördüğü lisenin öğrencilerine teklif götürülmesiyle hayatının akışı değişirken dünyevi hayattaki rolü belirlenmiş oldu.
O rol ki, hayatını idame ettirmesini sağlayan sektöre sadece beyazperde üzerinden 10.746.434.125 dolarlık girdi sağladı.
Asıl adı Thomas Cruise Mapether IV olan Tom Cruise, öğretmen Mary Lee ile elektrik mühendisi Thomas Cruise Mapether III’ün oğulları olarak 3 Temmuz 1962’de New York eyaletinin Syracuse şehrinde dünyaya geldi. Tom Cruise’un kökeni Dublin doğumlu Patrick Russell Cruise ile Teresa Johnson’a dayanıyor. Patrick Russell Cruise ile Teresa Johnson, 1925’te evlendikten sonra aynı yıl içinde New York’a göç etti.
Babasının işi nedeniyle ilköğretimi ABD ve Kanada’daki birçok şehirde gezgin öğrenci olarak tamamlayan Tom Cruise, lise öğrencisiyken küçük bir rol aldığı ‘Sonsuz Aşk’ ile ilgi duyduğu oyunculuğa yönelme adına Manhattan’a yerleşti. Oyunculuğa ilgi duymasının ana nedenlerinden biri de rolünü ezberlerken disleksi sorununda belli oranda azalma olduğunu fark etmesiydi. Tom Cruise, profesyonel oyunculuğa adım attıktan sonra kadrosunda yer aldığı ilk üç filmdeki rolü adı afişe yazılmayacak kadar küçüktü.
Tom Cruise'un başrolde yer aldığı ilk film olan komedi türündeki “Losin' It”in yapımcısı 5.753.859 dolar zarar etti. Filmin bütçesinden yaklaşık % 82 oranında daha az hasılat elde ederek yüksek ölçüde zarar etmesi, Tom Cruise’un kariyer başlangıcı adına tam anlamıyla bir hezimet oldu.
Elbette bu hezimet, yapımcıları ve yönetmenleri Tom Cruise’tan uzak tuttu.
Tom Cruise, iki yıl boyunca rol alacağı film arayışına girerken imdadına yönetmen Michael Chapman yetişti. ‘Doğru Hamle’, günümüze kadar uzanan kariyerinin başlangıcı olarak Cruise için özel anlamlar içeren bir film oldu. 3 milyon dolar kâr eden film, Cruise'un kırmızı halılarla bezeli kariyer yolunu açtı.
Tom Cruise, kariyerinin beşinci filmi olan ‘Riskli İş’te Altın Küreye aday gösterilse de mesleğinde yaşayacağı büyük patlama anına henüz üç yıl vardı.
‘Riskli İş’te 75 bin dolar olan Tom Cruise’un oyunculuk ücreti, 'Legend'de 500 bin dolara, ‘Top Gun’da ise 2 milyon dolara yükseldi.
• 1983’te 75 bin dolarla 166 ons altın alınabiliyordu.
• 1985’te 500 bin dolara 1.636 ons altın alınabiliyordu.
• 1986’da 2 milyon dolarla 5.128 ons altın alınabiliyordu.
Gösterime 1986’da giren 15 milyon dolar bütçeli ‘Top Gun’, 353.816.701 dolar hasılat elde etti.
‘Top Gun’ın küresel boyutta bıraktığı etki öylesine yüksek ölçüdeydi ki, ‘Teğmen Pete Mitchell’i canlandıran Tom Cruise ile Christine Fox’dan esinlenilerek karakterize edilen ‘Charlotte Blackwood’ü canlandıran Kelly McGillis, gençlerin kıskançlıkla bezeli hayranlığını kazandı.
Binbaşı Charles Heatley'in ABD’de yayımlanan bir dergideki ‘Top Guns’ başlıklı makalesinden esinlenilerek senaryosu yazılan filmi izleyen erkekler, ‘Teğmen Pete Mitchell’in kullandığı güneş gözlüklerinden edinmeye çalışıyor, saçlarını onun gibi tıraş ettiriyor ve ‘Charlotte Blackwood’ gibi bir sevgilisi olmasının hayalini kuruyordu.
Filmi izleyen kadınlarda da durum farklı değildi. Saçlarını onun gibi kestiriyor, hayallerini ‘Teğmen Pete Mitchell’ gibi bir sevgili süslüyordu.
USS Enterprise uçak gemisinde çekilen ve sadece uçakların havada olduğu süre için saatte 7.800 dolar ödenen ‘Top Gun’, gösterime girdikten sonra sinema eleştirmenlerini ikiye böldü. Bazı eleştirmenler filmi oldukça başarılı bulurken bazı eleştirmenler ‘kelimenin tam anlamıyla fiyasko’ yorumunu yaptı.
• 7.800 doların günümüzdeki karşılığı 20 bin dolar.
Çekimlerin birinde yönetmen Tony Scott, güneş tarafından arkadan aydınlatılan uçakların iniş ve kalkışını çekmek istedi. Bunun için geminin rotasının değişmesi gerekiyordu. Deniz kuvvetleri, rotanın değişmesi için ek olarak 25 bin dolar isteyince Scott, hemen o onda bir çek yazıp geminin kaptanına verdi.
• 25 bin doların günümüzdeki karşılığı yaklaşık 65 bin dolar.
'Top Gun'ın gösteriminin dördüncü haftasından sonra görmeye başladığı büyük ilgi üzerine tüm ülkelerde salon sayısının artırılmasında ana etken, Tom Cruise ile Kelly McGillis’di. Öyle ki yakışıklı bir erkek ile güzel bir kadından oluşan iki başrol oyuncusunun küresel boyutta elde ettiği hayranlık, filmin hasılatını dönemin rekorları arasına yazdırdı.
‘Top Gun’ın büyük ilgi görmesinde Tom Cruise ile Kelly McGillis’in yanı sıra Berlin’in seslendirdiği ‘Take My Breath Away ‘ adlı şarkı da oldukça etkili oldu.
Savaş uçaklarıyla yaşanan aksiyon, güzel bir kadın, yakışıklı bir adam ve ‘En İyi Özgün Şarkı’ dalında Oscar kazanan güzel bir şarkı eşliğinde yaşanan romantizmin omurgasını oluşturduğu ‘Top Gun’, 1980’li yılların simgelerinden biri haline geldi.
• 'Top Gun', 2015’te Kongre Kütüphanesi tarafından saklanması için ABD Ulusal Film Arşivi'ne seçilerek ABD sinemasının da simgelerinden biri oldu.
Tom Cruise, ikinci büyük patlama anını 1988’de ‘Yağmur Adam’ ile yaşadı.
Tom Cruise, Dustin Hoffman ile başrolü paylaştığı filmden 3 milyon dolar oyunculuk ücreti ve oranı açıklanmayan ölçüde gişe payı aldı. 25 milyon dolar bütçeli film, ‘Top Gun’un hasılatını geçerek 354.825.435 dolara ulaştı.
• 1988’de 3 milyon dolarla 6.243 ons altın alınabiliyordu.
Tom Cruise’un kariyerinin üçüncü büyük patlama anına kadar olan diğer yüksek oyunculuk ücretleri şöyle;
• Yıldırım Günleri (1990)
Ücreti… 9 milyon dolar (22.556 ons altın)
• Uzak Ufuklar (1992)
Ücreti… 13 milyon dolar (37.037 ons altın)
• Birkaç İyi Adam (1992)
Ücreti… 12 milyon dolar (34.197 ons altın)
• Şirket (1993)
Ücreti… 12 milyon dolar (36.557 ons altın)
• Vampirle Görüşme (1994)
Ücreti… 15 milyon dolar (39.370 ons altın)
Tom Cruise, üçüncü büyük patlama anını 1996’da ‘Görevimiz Tehlike’ ile yaşadı.
Tom Cruise’un aynı zamanda ortak yapımcısı olduğu 70 milyon dolarlık film, 457.696.359 dolar hasılat elde etti.
2000’li yıllar, ‘Görevimiz Tehlike’ serisinin de yüksek etkisiyle Tom Cruise için oldukça başarılı ve bereketli geçti. 2005’te gösterime giren ve ortak yapımcısı olduğu ‘Dünyalar Savaşı’na oyunculuk ücreti nedeniyle ayrı bir parantez açmak gerek.
Tom Cruise, oyunculuk ücreti için kendisine 100 milyon dolar yazarken filmin gelirinin % 25’ini aldı.
Böylelikle ‘Dünyalar Savaşı’ndan geliri yaklaşık 175 milyon dolar oldu.
• 2005’te 175 milyon dolarla 995.732 ons altın alınabiliyordu.
Tom Cruise, sinema sektöründe gişe bazında büyük başarılar elde etmenin yanı sıra birçok ödül de kazandı. 41 yıllık kariyeri boyunca birçok film ödülü organizasyonunda ödüle layık görülen Cruise’un kariyer hanesinde 3 kez aday gösterilse de Oscar ödülü bulunmuyor.
Oscar’a aday gösterildiği filmler;
• En İyi Erkek Oyuncu (Doğum Günü Dört Temmuz / 1989)
• En İyi Erkek Oyuncu (Yeni Bir Başlangıç / 1997)
• En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Manolya / 1999)
Tom Cruise, sinema sektörünün ışıltılı ödüllerinden bir diğeri olan ve Oscar’ın habercisi olarak kabul edilen Altın Küre’ye ise 7 kez aday gösterilirken üçünde ödül almayı başardı.
• En İyi Erkek Oyuncu (Doğum Günü Dört Temmuz / 1989)
• En İyi Erkek Oyuncu (Yeni Bir Başlangıç / 1996)
• En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Manolya / 1999)
Tom Cruise’nin Altın Küre kazanmasına rağmen aynı filmlerin biriyle bile Oscar kazanamaması o dönemlerde birçok sinema eleştirmeni ve meslektaşı tarafından eleştirildi.
Ortaya atılan iddialardan biri şöyleydi; “Scientology tarikatına üye olması nedeniyle Akademi üyeleri, Tom Cruise’un performansını yeterli ölçüde değerlendirmek istemiyor.”
2021’de Altın Küre Ödülleri’ni dağıtan Hollywood Yabancı Basın Birliği'nin (HFPA) üyeleri arasında siyahilerin bulunmamasına tepki gösteren birçok Hollywood yıldızı, durum değişmediği sürece ödül törenlerine katılmayacaklarını açıkladı.
HFPA’ya tepki gösteren oyuncular arasında yer alan Cruise, kazandığı üç Altın Küre ödülünü HFPA’ya iade etti.
Tom Cruise’un kariyeri bu şekilde.
Özel hayatına gelecek olursak…
İlk evliliğini 1987’de 25 yaşındayken kendisinden 6 yaş büyük olan ABD’li oyuncu Mimi Rogers ile yaptı.
Tom Cruise, evlendikten hemen sonra da eşinin üyesi olduğu bilim - kurgu yazarı L. Ron Hubbard’ın kurduğu Scientology tarikatına katıldı. Cruise, bir röportajında Scientology'nin disleksi sorunundan tamamen kurtulmasında önemli payı olduğunu söyledi.
1990’da ‘Yıldırım Günleri’nin çekimleri, Tom Cruise’un özel hayatında yeni düzenlemelere gitmesine vesile oldu. Sette Nicole Kidman ile birbirlerine âşık olan Cruise, Mimi Rogers’tan boşanarak aynı yıl içinde 22 yaşındaki Avustralyalı oyuncuyla evlendi.
Nicole Kidman, eşinin kıyasıya bağlı olduğu tarikata üye olmakta geç kalmadı. Tom Cruise, üyesi olduğu tarikata girmesi nedeniyle Kidman'a ayrı bir sevgi duyup, ayrı bir bağlılık gösterdi.
Tom Cruise ile Nicole Kidman, 11 yıllık evliliklerinde 1992’de Isabella Jane, 1995’te Connor’u evlat edindi.
Isabella Jane Cruise, Londra’da ressamlık, Connor Cruise ise ABD’de oyunculuk yapıyor.
Nicole Kidman, Tom Cruise’tan boşandıktan sonra Scientology’den ayrıldı. Bu ayrılık tarikatın tepkisini çekse de Kidman, oralı olmayarak hayatına da kariyerine de arzuladığı şekilde devam etti.
Ne var ki ayrıldığı tarikatın kuralları, evlat edindiği çocuklarının büyüdükten sonra karşısına acı bir şekilde çıktı. Isabella Jane Cruise ile Connor Cruise, babalarının izinden giderek Scientology’a katıldı. Tarikatın kurallarından biri gereği Isabella Jane Cruise ile Connor Cruise, tarikata önce katılıp sonra ayrılanlarla görüşmeme kuralları gereği Nicole Kidman ile görüşmüyor.
2001’de Nicole Kidman’dan boşanan Tom Cruise, 5 yıllık bekârlık döneminden sonra 2006’da ABD’li oyuncu Katie Holmes ile üçüncü kez nikâh masasına oturdu. Cruise’un Holmes ile evliliğinden Suri adında bir kızı dünyaya geldi.
10 İLGİNÇ DİPNOT
• ‘Son Samuray’, Japonya’da büyük sempati toplamasını sağladı. Öyle ki 2006’da 10 Ekim ‘Tom Cruise Günü’ olarak ilan edildi.
• 1984’te Paul Newman, yöneteceği ‘'Harry & Son'ın seçmelerinde kadroya almadı. Aynı Paul Newman, iki yıl sonra ‘Paranın Rengi’nde başrolü birlikte paylaşmak için onu filmin yönetmeni Martin Scorsese’ye önerdi.
• ‘Top Gun’dan sonra rol aldığı her filmin sözleşmesine “Filmde kullandığım motorsiklet çekimlerden sonra benim olur” maddesi ekletti.
• Mimi Rogers, Nicole Kidman ve Katie Holmes’tan boşandığında her üç eşi de 34 yaşındaydı.
• 2017’de ‘Görevimiz Tehlike VI’nın çekimleri esnasında binadan atlarken ayak bileği kırıldı. Çekimlere 7 hafta ara verildi.
• 2003’te ‘Son Samuray’ın çekimleri esnasında kılıç boğazını kesti. Kılıcın atardamara gelmemesiyle kazayı ucuz atlattı.
• Lise döneminde okulun güreş takımındaydı. Dizinden sakatlanınca güreşi bırakarak takımdan ayrılmak zorunda kaldı.
• 1996’da bir trafik kazasına şahit oldu. Yaralanan kadını hastaneye götürdü. Kadının sağlık sigortası olmadığını öğrenince 7 bin dolarlık hastane faturasını ödedi.
• 14 yaşındayken annesiyle babası boşandı. 2006’daki bir röportajında babası hakkında "O, bir şeyler ters giderse sizi tekmeleyecek türden bir insandı. Hayatımda harika bir ders oldu benim için” dedi.
• ‘Operasyon Valkyrie’de rol almasında filmde canlandırdığı Albay Claus von Stauffenberg'e benzerliği önemli bir etkendi.
