Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Tansiyonda düzenli kontrol şart!
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Kalp, akciğerlerden gelen temiz kanı atardamarlar yoluyla vücuda, vücuttan gelen kirli kanı ise toplardamarlar yoluyla tekrar akciğere pompalarken, damarlar üzerinde basınç oluşur. Damar içindeki bu kan basıncına tansiyon diyoruz. Tansiyon büyük ve küçük tansiyon (sistolik ve diastolik) olmak üzere ikiye ayrılır. Kalp, her kasılmasında kan pompalar, sonra kanın yeniden dolması için istirahat haline geçer. Kan pompalandığında oluşan atardamar duvarındaki en yüksek basınca sistolik kan basıncı yani büyük tansiyon, istirahat halinde oluşan en düşük basınca ise diyastolik kan basıncı yani küçük tansiyon diyoruz. Bu basınçların ölçüm birimi mm cıva (Hg) olarak ifade edilir.

        REKLAM

        1980’lerde sistolik kan basıncının 150 mmHg’yi aşana kadar tedavi gerektirmediği savunuldu. Fakat hastaların bu kadar yüksek kan basıncına sahip olmalarının ne kadar doğru olduğu çok tartışıldı. Amerikan Kardiyoloji Derneği 2017’de hipertansiyon için yeni bir kılavuz yayınlandı. Nihayet bu yeni kılavuz, normal büyük tansiyonun 120 mmHg’nin altında olması gerektiğini belirtiyordu.

        TANSİYONUN YÜKSELMESİ FARK EDİLMİYOR

        Tansiyonun yüksek olması genellikle kişilerde herhangi bir yakınmaya sebep olmadığından kolay fark edilmez. Her yaştan sağlıklı kişilerin bile düzenli olarak kan basıncı ölçümlerini takip etmesi, yüksek tansiyonun kontrolünü kolaylaştıracaktır. Çünkü uzun süre hipertansiyon sorunu yaşayan ve daha sonra kan basıncı düşürülüp tedavi edilen kişilerin bile damar hastalıkları riski taşıdığını biliyoruz. Günün çoğu saatinde tansiyonunuzu normal seviyelerde tutsanız da ara sıra artan kan basıncının damarlarda meydana getirdiği zararı telafi edemezsiniz. Bu yüzden günün farklı zamanlarında tansiyonun evde ölçülmesi ve izlenmesi önemlidir.

        Yüksek kan basıncı değerleri kalp atışıyla atardamar sistemine uygulanan basıncı yansıtır. Yüksek atardamar basıncı damar zarına, böbreklere, gözlere, beyine hasar verebilir. Kan basıncı 120-139 mmHg arasında olan kişilerin bile, koroner kalp hastalığı ve inme riskinin arttığı gösterildi. 2015 yılında yayınlanan SPRINT çalışması medyada büyük yankı uyandırdı. Çalışmada yaşı 50’nin üzerinde 9 binden fazla kişi yer aldı. İki grup oluşturuldu. İlk gruba daha önce tavsiye edilen değer olan 140 mmHg’nin altında bir hedefe ulaşmak için tedavi uygulandı. Diğer gruba 120 mmHg’nin altına ulaşmak için tedavi uygulandı. Kan basıncı 120 mmHg altına düşürülen grubun ölüm riski yüzde 27, kalp ve damar hastalığı görülme riski yüzde 43, kalp yetmezliği riski yüzde 38 oranında azalmıştı. Çalışmaya göre tansiyon düştükçe ölüm riski azalıyordu.

        REKLAM

        Ancak tansiyon düşürmede uygulanacak agresif yöntemler nörolojik olarak ileri yaşlarda problem yaratabilir. Önceden damar hastalığı olan kişiler, beyin gibi kritik organları yeterince besleyebilmek için daha yüksek kan basıncına ihtiyaç duyarlar. Özellikle 65 yaş üzerindeki kişiler için, kanın vücut boyunca tüm kritik organlara ve dokulara ulaşabilmesi adına normalden daha yüksek kan basıncına ihtiyaç vardır. Bu yüzden ileri yaştaki kişilerde, kan basıncının yeni standart olarak tanımlanan 120 mmHg altında bir değere inmesi uygun olmayabilir. Kişinin kan basıncını düşürürken, ani baş dönmesi, bellek sorunları, sersemlik ve denge kaybı gibi yakınmaları dikkate almak gerekir. Yaban mersini, kiraz, elma, soğan, yeşil çay gibi bitkisel polifenolleri içeren sağlıklı diyetler, beyinde kan dolaşımının korunmasına ve iyileştirilmesine yardımcı olur.

        Sağlıklı bir erişkin beyni, dakikada kalpte pompalanan kanın yüzde 20’sini kullanır. Bu yoğun kan akışı, karmaşık bir organ olan beyne gerekli oksijen, glikoz ve diğer besin maddelerinin sağlanması için önemlidir. Vücuttaki diğer birçok organ, örneğin kaslar, oksijen olamadan birkaç dakika yaşayabilir ancak beyin, en ufak bir oksijen yetersizliğinde hasar görür.

        İyi olan şu ki, beyin kendine ait özel bir dolaşım sistemiyle donatılmıştır. Uçaklarda yedek motorların yer alması gibi, beynin kan akışını devam ettiren 4 ana atardamar mevcuttur. Boynun iki yanında bulunan şahdamarları yani karotis atardamarlar kan akımının çoğunu beynin ön ve üst kısmına taşır. Arkada omurga atardamarları ise, omurga boyunca tırmanarak, şahdamarların taşıdığı kanla birleşir ve Willis çemberi dediğimiz yapıyı oluşturur. Bu çemberin kritik önemi şuradan kaynaklanmaktadır: Vücuttaki dört ayrı damarın birleştiği tek yerdir ve ana damarlardan biri tıkansa bile, ihtiyacı olan bölgelere

        kan akışının devam etmesini sağlar.

        REKLAM

        Vücudun diğer damarlarında olduğu gibi, beyin damarları da zamanla tıkanmalarına sebep olan değişikliklerle kan akışında sıkıntı yaşar. Yağ tabakalarının veya kalsiyum plaklarının birikmesiyle oluşan damar sertliği, beyin damarlarının daralmasında en önde gelen nedenlerden biridir. Ayrıca, yaşlandıkça damarlar esnekliğini yitirmeye başlar, bu da kan akışını düzenlemeyi ve devam ettirmeyi zor hale getirir. Beyinde bir bölgeye yeterli kan akışı sağlanamadığı anda, iskemik inme denilen durum gerçekleşir. Akut iskemik inme, kalp krizinin beyindeki şeklidir ve beyne giden damarlardan birinin tıkanmasıyla aniden kan akışı durur. Kalp krizinde olduğu gibi kan akışı olmayan dokular oksijensiz ve besinsiz kalır. Sadece tıkanma değil yüksek kan basıncı beyin damarlarında baskı uygulayarak damar duvarının zayıflamasına ve kanın damarlardan sızarak beyin kanamasına da yol açabilmektedir. Tansiyonun bu zararlı etkilerinden korunmak için tansiyonunuzu belirli aralıklarla ölçüp kontrol etmeli, tavsiye edilen diyetleri ve ilaçlarınızı düzenli uygulamalısınız.

        KAN BASINCINI SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE DÜŞÜRMEK İÇİN PRATİK ADIMLAR

        -Normal kan basıncı seviyesini 120 mmHg’nin altına indiren Amerikan Kardiyoloji Derneği, hekim muayenehanelerinde her kontrolde hastaların tansiyonlarını ölçmelerini önermektedir. Kan basıncını düşürmeye yönelik yapılan tedavilere kapsamlıca bakıldığında hastaların tedaviye verdiği yanıtlar bireysel değişkenlikler gösterir. Bazı kişiler günlük iki tane ilaca ihtiyaç duyarken, bazıları sadece kan basıncının yükseldiği durumlarda (örneğin kafein tükettikten sonra veya stresli olaylar altında) ilaçlarını almaları gerekir. Hekimler yüksek kan basıncının 120 mmHg’nin altında olması gerektiğini ve bunun için düzenli olarak tansiyon ölçümü yapılmasını öneriyor. Sürekli takip edilen tansiyon ile; fiziksel aktiviteyi arttırma, kilo verme, ilaç dozunun kesin kontrolünü sağlama ve sağlıklı diyet gibi yaşam tarzı değişikliklerinin kan basıncı üzerindeki etkileri çok fazla. Bu sayede hastalar yapmaları gerekenleri daha iyi anlar, kan basıncının kontrolü kolaylaşır.

        - Kan basıncı yüksek olan hastalarda böbrek fonksiyonlarını kontrol etmek çok önemli. Tansiyon yüksekliğinin en önemli nedeni böbrek sorunlarıdır.

        - Evinizde kullanabileceğiniz tansiyon aleti, büyük tansiyon 120 mmHg’nin üzerine çıkmadığından emin olmak için günün farklı saatlerinde tansiyonunuzu değerlendirmenizi sağlar. Evde düzenli olarak kan basıncını ölçmenin önemi tartışılmaz. Hatta evde tansiyonunuzu takip etmek kan basıncınızı daha iyi kontrol etmenizi sağlayacağından ilaç dozunu artırma ihtiyacını bile ortadan kaldırabilir.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa