Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Teknoloji En büyük endişe kamera erişimi! Haberler - Teknoloji Haberleri

        Pandemi ile birlikte tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de online alışverişin maksimum seviyeye ulaşması, başta devlet kurumları olmak üzere diğer idari işlemlerin de dijital olarak yapılması gizlilik ve veri güvenliğinin nasıl sağlanması gerektiği konusunu öne çıkardı.

        Bu durum kişilerin dijital ayak izlerinin takip edilmesi ve verileri saklamanın hangi ölçüde güvenilir olduğu tartışmalarını da beraberinde getirirken, kullanıcılar “Bütün bunlar karşılığında kendi mahremiyetimizden vazgeçmeli miyiz?” sorusunu sıkça sormaya başladı.

        REKLAM

        Kişisel verilerin güvenliği ve onun kullanıcı deneyimi üzerindeki etkisini araştıran dijital deneyim tasarım stüdyosu SHERPA, bu konuda yapılmış diğer araştırma ve raporları da inceleyerek hem iş sahipleri için hem de bireysel kullanıcılara yönelik olarak bir gizlilik ve veri koruma raporunu yayınladı.

        EN ÇOK HANGİSİNDEN ENDİŞE DUYUYORSUNUZ?

        Raporda; kişilerin dijital sistemlerle yoluyla paylaştığı veri ve bilgilerin nerede, hangi amaçla kullanılacağına ilişkin detaylı ve anlaşılır bir şekilde bilgilendirilmediği ortaya çıktı. Araştırmaya katılanlardan lokasyon, rehber, fotoğraf, mikrofon, lokal ağ, depolama, sağlık bilgileri, kamera, arka planda uygulama yenileme erişimi taleplerinde ne derece endişe sahibi olduklarını 1 ile 5 arasında puanlamaları istendi.

        REKLAM

        Verilen yanıtlar doğrultusunda kişilerin bu bilgileri paylaşırken büyük oranda endişe duydukları sonucu ortaya çıktı. Sonuçlarda en yüksek endişelenilen konular ise “kameralara ve fotoğraflara erişim izinleri, mikrofona, lokasyona ve lokal ağ bağlantısına erişim” olarak sıralanırken, en az endişe uyandıran bilgiler, arka planda uygulama yenileme ve sağlık bilgilerine erişim olarak araştırmaya yansıdı.

        Araştırmada 1-5 aralığındaki puanlama sırasına göre ortaya çıkan sonuçlar şöyle oluştu:

        - Kameraya erişim (4.5)

        - Fotoğraflara erişim (4.4)

        - Mikrofona erişim (4.4)

        - Rehbere erişim (4)

        - Depolama erişimi (4)

        - Lokasyona erişim (3.7)

        - Lokal ağa erişim (3.7)

        - Sağlık bilgilerine erişim (3.6)

        - Arka planda uygulama yenileme (3.2)

        ‘KULLANICILAR YETERİNCE BİLGİ SAHİBİ DEĞİL’

        SHERPA’da Head of Strategy & MIS görevini yürüten Alper Gökalp, yapılan araştırmada katılımcıların genel olarak erişim izinlerini verirken endişeli olduklarını dile getirmiş olsalar da de en sık kullandıkları uygulamalara ortalama derecede güven duyduklarını gösterdiklerini belirtti.

        Gökalp, şunları söyledi: “Araştırma sonucuna göre katılımcıların en sık kullandığı birinci uygulama yüzde 43.8 oranıyla mesajlaşma uygulamaları ve yüzde 43.1 oranıyla da sosyal medya uygulamalarıyken, katılımcıların kullandıkları bu mesajlaşma ve sosyal medya uygulamalarına ne kadar güvendiklerini 1 ve 5 arasında puanlamalarını talep ettiğimizde yüzde 40.8 ile ‘3 puan’ verdiler. Bu bulgunun ışığında, kişisel verilerimizin nasıl saklandığı ve kullanıldığı konularında yeterince bilgi sahibi olmasak ve bu bilgileri yönetemediğimizi düşünsek de en sık kullandığımız uygulamalara güven duyma konusunda kendimizi ikna etme eğilimindeyiz.”

        REKLAM

        Çok daha fazla dijital ayak izi bırakılacak bir geleceğin insanları beklediğini dile getiren Gökalp, “Sistemler tarafından vadedilen konforun bedelinin ne olacağını halen sorgulamıyoruz. Sistem yaratıcılarının ‘Merak etmeyin, kontrol sizde’ söylemlerine inanmak ile özgür irademizin yegane sahibi kalmak ve beraberinde getireceği ‘yoksunluk’larla baş edebilmenin ayrımındayız. Kanun yapıcıların tam olarak anlayamadıkları bu dünyayı regülasyonlarla ehlileştirmelerini beklemek yerine farkındalığımızı artırarak analog ya da dijital kimliklerimizden sağlanan nemayı kontrolümüz altına alabilmeliyiz” dedi.

        ŞİRKETLER NE YAPMALI?

        Kişiler veriler ve güvenlik konusunda şirketlerin üzerine de büyük sorumluluk düştüğünü kaydeden Alper Gökalp, şöyle konuştu:

        “Şirketler kullanıcıdan istedikleri kişisel verileri neden talep ettikleri konusunda açık olmalı. İstenilen bilgilerin nerede hangi amaçla kullanılacağı bu bilgiler alınmadan önce belirtilmeli. Kullanım şartları ve gizlilik sözleşmesine ait izinler birbirinden ayrılmalı ve her metin anlaşılır ve açık bir dille yazılmalı. Kullanıcılar verilerinin işlenmesi ile ilgili verdikleri onaylarını istedikleri zaman kolayca geri çekme hakkına sahip olmalılar; yani buna ilişkin ayarlar, erişilmesi ve anlaşılması kolay olacak şekilde tasarlanmalı.”

        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa