Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Çocuk Masallar Aydan Şener Rapunzel masalını okuyor
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        RAPUNZEL

        Bir varmış, bir yokmuş.. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken, ben anamın beşiğinde tıngııır mıngır sallanırken; Yeni evli bir çift varmış.. Bu tatlı çiftin henüz çocukları yokmuş ama bir çocuk sahibi olmayı çok istiyorlarmış. Günlerden bir gün dilekleri gerçek olmuş ve kadın bir bebek beklediğini fark etmiş. Karı-koca çok ama çok sevinmişler..Günler günleri kovalarken, bir gün kadınpencereden komşu evin bahçesindeki güzel mi güzel çiçekleri, sebzeleri seyre dalmış. Gözleri daha önce hiç böylesini görmediği pırasalara takılmış. Pırasalar o kadar güzel gözüküyormuş ki kadının canı çok çekmiş. O anda sanki büyülenmiş ve o pırasalardan başka bir şey düşünemez olmuş..

        "Ya bu pırasalardan yerim ya da hiçbir şey yiyemem " demiş kendi kendine , sonra da yemeden içmeden kesilmiş. Komşularından istemek akıllarına gelmiş gelmesine ama komşu kadın kötü kalpli bir cadıymış. Herkes korkarmış ondan. Kadın zayıfladıkça, zayıflamış. Sonunda kocası kadının bu durumundan öylesine endişelenmiş ki,cesaret gösterip yandaki bahçenin duvarına tırmanmış. Bahçeye girmiş ve pırasalardan bir yemeklik toplamış. Kadın kocasının getirdiği pırasaları afiyetle pişirip yemiş. Ama bu kadar pırasa ona yetmemiş. Kocası ertesi gün akşam çaresiz tekrar bahçeye girmiş. Fakat bu sefer cadı onu bekliyormuş. “Bahçeme girip benim pırasalarımı çalmaya nasıl cesaret edersin sen!”diye bağırmış. Bunun hesabını senden soracağım. Kadının kocası yalvarmaya başlamış. Karısının hamile olduğunu, pırasaları çok canı çektiğini kendisinden korktukları için gelip isteyemediklerini ama bedeli neyse ödemeye razı olduğunu söylemiş.

        REKLAM
        TIKLAYIN

        Cadı o zaman:

        -" Alabilirsin ama bir şartım var! Bebeğiniz altın rengi saçlı doğarsa onu bana vereceksiniz! " demiş. Kadının kocası başta itiraz etsedekorkudan bu şartı kabul etmek zorunda kalmış. Birkaç hafta sonra bebek doğmuş. Maalesef güzeller güzeli altın rengi saçlı bir kızmış. Hemen o gün cadı gelip bebeği almış. Bebeğe RAPUNZEL adını vermiş. Çünkü bebeğin annesinin yediği pırasa türünün ismi RAPUNZEL 'miş.

        Cadı güzelleri güzeli Rapunzel’eçok iyi bakmış. Yıllar yılları kovalamış Rapunzelgenç kız olduğunda O’nu ormanın içinde yüksek bir kulenin en üst katına yerleştirip sonrada büyü yaparak kuleye çıkan merdivenleri yok etmiş. Kulenin en tepesinde küçük bir pencere varmış. Cadı onu ziyarete geldiğinde aşağıdan “Rapunzel! Rapunzel! Uzat altın sarısı saçlarını annen geldi ”diye seslenirmiş. Rapunzel uzun örgülü saçlarını pencereden uzatır, cadıda saçlarına tutunup yukarıya tırmanırmış. Bir gün kralın oğlu avlanmak için ormana girmiş. Ormanda gezinirkenRapunzel’in söylediği şarkıyı duymuşve sesi izleyerek kuleyevarmış..

        Etrafına bakınmış ama kuleye çıkılacak bir merdiven görememiş. Tamo sıradaCadı’nın geldiğini görüp saklanmış.Cadı kulenin altına geldiğinde yine “Rapunzel! Rapunzel! Uzat altın sarısı saçlarını annen geldi ” diye seslenmiş. Bunu gören Prens o gün sesini çıkarmamış ama ertesi gün gelip bütüncesaretini toplayaraksesini cadının sesine benzetmiş ve Rapunzel’e seslenmiş.

        REKLAM

        " Rapunzel! Rapunzel! uzat altın sarısı saçlarını ben geldim! " demiş. Sonrada Rapunzel’inuzattığı saçlarına tutunup bir çırpıda yukarı tırmanmış.. Prens sesine hayran kaldığı Rapunzel’i karşısında görünce büyülenmiş..Karşısında bu genç Prensi gören Rapunzel önce şaşırıp korkmuş. Sonrasında Prens kendini tanıtıp annesinin aslında herkesin uzak durduğu kötü bir cadı olduğunu, isterse O’nu bu kuleden kurtarabileceğini söyleyince Rapunzel’in aklına bir fikir gelmiş. Prens her geldiğinde bir ipek çilesi getirecek Rapunzel’de bu ipleri birbirine bağlayarak aşağıya sarkıtacakmış.

        Her şey yolunda giderken Rapunzel bir günkendisini yine ziyarete gelen Cadıya;

        " Anne, Prens senden daha hızlı tırmanıyor saçlarıma "diye ağzından kaçırınca herşey ortaya çıkmış. Cadı, Rapunzel’eherşeyi anlattırmış.

        Cadı;

        " Sen beni nasıl kandırdın! Ben seni her türlü kötülükten korumaya çalışıyorum " demiş ve ceza olarakRapunzel’in saçlarını kesmiş. Ardından onu çok uzak bir ormandaki çöle göndermiş. Cadı, kulede kalıp prensi beklemeye başlamış. Prens ertesi gün elinde yine ipek çilesiyle gelmiş, kulenin aşağısındanRapunzel’e seslenmiş.Cadı Rapunzel’den kestiği saçları aşağı uzatıp beklemeye başlamış. Prens yukarı tırmandığında cadıyla karşılaşmışve panikle dengesini kaybederek aşağıya düşmüş.

        Yere düşen Prensin gözlerine yerdeki dikenler batmış ve bu yüzden gözleri görmemeye başlamış. Sarayınada dönüş yoluna bulamayan Prens günlerce haftalarca ormanda gözleri görmeden Rapunzel’i arayarak dolaşıp durmuş. Bir güntesadüfen Rapunzel’in yaşadığı çöle varmış. Uzaklardan güzel bir ses gelmiş kulaklarına ve hemen sesin sahibini tanımış. “Rapunzel!” diye seslenmiş. Rapunzel, Prensikarşısında görünce iki damla mutluluk gözyaşı prensin gözlerine akmış ve bir mucize olmuş. Akan gözyaşları ile prensin gözleri açılmış ve gözleri yeniden görmeye başlamış. Birlikte mutlu bir şekilde prensin ülkesinde yaşamaya gitmişler . Mutlulukları ömür boyu sürmüş. Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.. Gökten 3 elma düşmüş; Biri Prensin, biri Prensesin diğeride bu masalı dinleyen siz çocukların başına..

        REKLAM

        Hoşçakalın…

        ÖNEMLİ NOT:

        Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar (Koruncuk) Vakfı yararına düzenlenen ve Deniz Şen koordinatörlüğünde gerçekleştirilen “Yıldızlardan Masallar" projesine sinema ve sanat camiasından birçok ünlü isim okudukları masallarla destek veriyor. “Yıldızlardan Masallar” kanal adıyla Youtube’da yayınlanan masallardan elde edilen gelirler de yine Koruncak Vakfı’na bağışlanıyor.

        Youtube HT ÇOCUK
        ÖNERİLEN VİDEO
        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa