Salgına karşı 3 koşul
Yeni koronavirüs (Covid-19) enfeksiyonu ülkemizde hızla yayılırken, tüm kurumlar kendi çaplarında önlemlerini arttırmaya çalışıyorlar. Ancak, burada en önemli görüşler, konunun uzmanlarına ait olan görüşlerdir. Buna bağlı olarak, İzmir Tabip Odası da ülkemizin en önde gelen uzman kuruluşlarından biridir. Yani, sözü önemlidir.
Öyleyse, İTB'nin söylediklerini ciddiyetle dinleyelim.
*
Koronavirüse karşı planlamaları ivedilikle yapmak ve gerekli önlemleri zamanında alarak uygulamak yaşamsal önemdedir. Dünya deneyimlerinden öğrendiklerimiz bu salgını yönetmede aşağıdaki üç koşulun da sağlanmasının zorunlu olduğunu göstermektedir.
1) Hastalık şüphesi taşıyanlara yeterince test yaparak hastaları ve temas ettiklerini saptayıp izole etmek.
2) Yeteri kadar yapılan test sayesinde hastalığın toplum içinde yaygınlık derecesini doğru olarak belirleyerek uygun zamanlarda “sosyal mesafe”yi artıran önlemler almak suretiyle bulaş hızını azaltmak.
3) Sağlık sistemini hızla artan hasta sayılarına yanıt verecek biçimde organize edebilmek salgınla mücadelenin olmazsa olmazlarıdır.
*
İzmir Tabip Odası'nın salgına karşı koyabilecek en önemli üç koşulu böyle. Ancak, devamında da yapılacaklar var. Mesela..
*
Hastanelerde “Hastane enfeksiyon komiteleri" ile iş birliği halinde “Korona Koordinatörler” saptanmalı ve hekimler hastaya yönelik ihtiyaçları, talepleri, yaşadıkları sorun ve eksiklikleri doğrudan iletebilecekleri muhatap bulmalıdır.
Hastalığın olası yaygınlaşmasında yoğun bakım hizmet kapasitenin ciddi yetersizlik yaşayacağı öngörülmeli ve buna ilişkin hazırlık ve planlamalar bir an önce yapılmalıdır.
Tüm MHRS randevuları iptal edilmelidir. Hastaneler kronik ve onkolojik hastalıkların dışında gerek poliklinik gerekse ameliyathane olarak sadece zorunlu ve acil hastalara hizmet vermelidir. Elektif ameliyat ve işlemler ile kontrol hastalarının randevuları ertelenmelidir.
Hekim ve sağlık çalışanlarının çalışma saat ve koşullarının kendileri ve yakınlarının sağlığını da dikkate alacak biçimde düzenlenmelidir.
Tüm basamaklarda 60 yaş üzerindeki sağlık çalışanları risk altında olduğundan çalışma koşulları onları koruyucu biçimde yeniden düzenlenmelidir ve talepleri halinde 60 yaş üzerindeki hekimler ücretli izinli sayılmalıdırlar.
Kronik hastalık raporu bulunan (diyabet, KOAH, kalp hastalığı, malignite gibi), hamile olan sağlık çalışanlarına geçici bir süre idari izin verilmelidir.12 yaş altında okul çağında çocukları olan hekim ve sağlık çalışanlarından ebeveynlerinden birisine yıllık yoksa idari izin okulların kapalı olduğu süre içinde verilmelidir.
Şüpheli olan vakalar kayıtlı aile hekimine bildirilmelidir. Aile sağlığı merkezlerinde uzatılmış mesai uygulamasına son verilmelidir. Pandemi süresince performans uygulaması askıya alınmalı, izleme-değerlendirme denetimleri ertelenmelidir.
*
İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu'nun basına ve kamuoyuna açıkladığı önlemler paketinin bazıları böyle. Hepimiz bilmeliyiz ki, salgın ile mücadelede başarıya ulaşmak, erken alınan önlemler kadar bunların etkin uygulanmasına da bağlı. Onun için, alınan önlemlerin yerine getirilmesinin etkin kontrolü sağlanmalıdır. En başta da, kendi kendimizi doğru yönetebilmeli ve kurallara sıkı sıkıya bağlı kalmalıyız. Evde oturun deniyorsa, evde oturmalıyız. Şimdilik başka çaremiz yok.
