Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Kısa bir süre önce, Manisa’da Uzunburun Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’nin açılış törenine katıldım. Köşe yazımda, tesisin sadece Manisa’nın değil; ilçelerinin de “40 yıllık çöp sorunu”nu çözeceğini ve oluşacak temiz, yaşanabilir çevrenin yanında tesiste üretilecek elektrik ve gübre ile Manisa ekonomisine de katma değer sağlayacağını anlattım.

        Bu arada; bürokratik, siyasal ve hukuksal süreç dolayısıyla İzmir için yaşamsal önem taşıyan “çöp sorunu”nun gecikmesini gündeme taşımak istedim.

        Yazımda; herhangi bir “ön kabul” olmadan “insan düşünemeden edemiyor; İzmir en yaşamsal problemlerinden olan çöp sorununu çözmek için böyle bir tesisi projelendirip kurmak bir yana, uzun zamandır yerini bile tespit edememiş” şeklinde bir ifade kullandım.

        Devam eden Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecini ve atılan her adımda karşılaşılan siyasi ve bürokratik engelleri bildiğim için amacım; “gecikme”nin kusurunu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nda ve Belediye bürokrasisinde aramak değildi.

        Bilindiği gibi; 1992’den beri işletilen Harmandalı Depolama Alanı Kentsel yerleşimin ortasında kaldı ve kapasitesini aştı. Böylece; ileri teknolojinin kullanılacağı modern, entegre ve ekonomiye de katma değer sağlayacak katı atık bertaraf tesisi ihtiyacı “güncel” hale geldi.

        ÇÖP İÇİN ADAYLIK

        Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu; katıldığı bir toplantıda, “çöp sorunu”na ilişkin soruyu cevaplandırırken, “ÇED süreci ve açılan davalar nedeniyle katı atık bertaraf tesisiyle ilgili yer teminini gerçekleştiremediğini” anlattı.

        Kocaoğlu; daha sonra bu sorunun kendisi için ne kadar önemli olduğunu açıkça vurgulayabilmek için “adaylığı düşünürsem, çöp işini halledemediğim için olacak” dedi.

        Öte yandan; Büyükşehir Belediye bürokrasisinin verdiği bilgiye göre, Torbalı, Menderes ve Menemen’de projenin uygulanabilmesi için son derece uygun araziler bulunmasına karşın, bir takım yerel ve genel siyasi etkenlerin de devreye girmesiyle bu bölgelerde “katı atık bertaraf tesisi”nin kurulması ne yazık ki gerçekleştirilemedi.

        İzmir Valiliği mahalli çevre kurulu da, katı atık bertaraf tesisi için belirlenen Yamanlar’daki yeri uygun bulmasına rağmen, Büyükşehir Belediyesinin ÇED sürecini başlattığı tesise karşı açılan davada İzmir 5. İdare Mahkemesi, Valiliğin yer seçimini uygun bulduğu kararın yürütmesini durdurdu. Böylece; süreç bir kez daha kesintiye uğradı.

        Yargı “esas” kararın olumlu verilmesi halinde, Yamanlar bölgesinde, çevresel ve sosyal faktörlerle uyumlu tasarlanan tesis; tamamen kapalı sistemle çalışacak, dışarı koku sızdırmayacak; ileri teknolojiyle donatılacak, rahatsız edici unsurlar tamamen ortadan kaldırılacak, tesiste aynı zamanda elektrik ve gübre üretilecek, çöpten ekonomik değer elde edilecek.

        Sonuç olarak: Kocaoğlu’nun önceliği çöp sorununu çözmek. Kocaoğlu’nun yeniden adaylığı da buna bağlı.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar