Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Geçen hafta Washington DC’de, Kongre Binası'nın Trump’ı destekleyen ve seçimin hileli olduğunu iddia eden protestocular tarafından basılması, 2021 yılının da en az 2020 kadar zor bir sene olacağını anlamamız için işaret fişeği oldu.

        ABD tarihinde 200 yıldır görülmemiş bir olay; Kongre Binası'nın basılması. Daha vahim olan ise Amerika Birleşik Devletleri'nin 45. Başkanı, 20 Ocak’taki devir teslim tarihine kadar da ABD’yi yönetecek olan Donald Trump’ın, bizzat kendisinin Twitter üzerinden yaptığı çağrı ile insanları Kongre Binası'na göndermiş olması.

        Trump görev süresinin dolmasına 10 gün kala önce Başkan Yardımcısı Pence tarafından terk edildi. Pence Başkan’dan gelen “Kongre’deki devir sürecini bloke et” çağrısını cevapsız bıraktı. Gösterilerinin ardından da Trump kabinesindeki 2 bakan ; ulaştırma ve eğitim istifa ettiklerini açıkladılar.

        Trump’ın kabusu burada biter mi? Henüz bilmiyoruz.

        Demokratların Temsilciler Meclisi'ndeki Lideri Nancy Pelosi önce Başkan Yardımcısı Pence’e “25. Maddeyi işlet. Başkan’ın akıl ve ruh sağlığı yerinde değil. Başkanlık görevini 20 Ocak’a kadar sen devral” çağrısı yaptı.

        Başkan Yardımcısı Biden ve Kabine üyelerinin bu çağrıyı havada bırakma ihtimaline karşı da Demokratların çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisinde azil süreci oylaması için hazırlık yapılyor.

        REKLAM

        Böylece Donald Trump ABD tarihinde ilk kez görev süresi boyunca hakkında 2 defa azil istenmiş Başkan olarak tarihe geçebilir.

        Diğer yandan ABD’de kutuplaşmanın da ne kadar derin olduğunu, toplumdaki fay hatlarının ne kadar kırılgan olduğunu da Kongre Binası'nın basılması ve Trump’ın azil süreci sırasında bir kez daha gözlemliyoruz.

        YouGov’un ankete göre Cumhuriyetçiler arasından Kongre Binası'nın basılmasını yerinde bir protesto olarak görenlerin oranı yüzde 45. Karşı olduğunu söyleyen Cumhuriyetçilerin oranı ise yüzde 43.

        Aynı ankette genelde Trump’ın hemen azledilmesinin uygun olacağını düşünenlerin oranı yüzde 50. Ancak bu soru Cumhuriyetçilere sorulduğunda yüzde 85’i Trump’ın azlinin büyük bir hata olacağını söylemiş.

        1 yılda 9 milyon kişinin işini kaybettiği, II.Dünya Savaşı'ndan beri ekonominin en sert daraldığı 2020’nin ardından Başkan seçilerek göreve gelen Biden’ın, ekonomi ve dış ilişkileri tamir etmenin yanında, tam ortadan ikiye ayrılmış Amerikan toplumunu da ortak bir sayfada buluşturmak gibi çok daha zor bir görevi olacak.

        Karantinaları artıyor, toparlama ivme kaybediyor, işsizlik yeniden artışa geçiyor.

        2021’e başlarken geçen seneden farklı olarak elimizde aşı gerçeği vardı. Batıda 3, doğuda 2 aşının Covid için kullanımına onay verilmiş ve aşılanma da başlamıştı.

        Ancak 2 sıkını ortaya çıktı ; Kovid II. Dalga, mutasyonun da etkisiyle beklenenden çok daha ağır geçiyor. Dolayısı ile bir çok yerde alınan karantina haberlerine rağmen vaka ve vefat sayıları ilk dalgadan bile daha yüksek.

        İkinci sıkıntı ise aşılanma hızı dünya genelinde oldukça yavaş ilerlemesi. Bu yazının yazıldığı saatlerde yerkürede 23.5 milyon insan aşılanmış durumdaydı. ABD ve İngiltere’de nüfusun yüzde 2’si, İtalya'da yüzde 1’i , Almanya, Rusya ve Çin’de ise yüzde 0.5’i aşılanmış durumda.

        REKLAM

        Bu iki olumsuz gelişme ister istemez ekonomilerin de yeniden yavaşlamasına neden oluyor.

        Geçen hafta ABD’de açıklanan tarım dışı istihdam verisi (50 bin artış beklenirken 140 bin kayıp) 8 ay sonra istihdam verisinde yeniden eksiye geçildiğini gösteriyordu.

        Goldman Sachs, Kovid’le mücade için alınan sert önlemler sonrasında, 2021 ilk çeyreğinde büyüme beklenen İngiltere ekonomisinin yüzde 1.5, Euro Bölgesi içinde yüzde 0.1’lik daralma beklediğini açıkladı.

        2021’in geçen seneye göre daha iyi bir sene olacağı yönündeki beklentimi muhafaza ediyorum.

        Ancak belli ki virüs inatçı, verdiği zarar kalıcı, toparlama da beklenenden yavaş olacak.

        Virüs sadece ekonomileri vurmamış, başta ABD olmak üzere bir çok ülkede gördüğümüz üzere toplumun yıllardır büyüyen nasırlarına (Gelir dağılımı adaletsizliği, ırkçılık, işsizlik ) basmış.

        Dünyanın dört bir yanında insanlar barut gibi dolaşıyor.

        Demokrasi ve siyaset bilimi umarım bu tansiyonu dindirmek için yeterli olur.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar