Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bizim umreciler gibi, onların da Ischgl’da kayak yapmış apre-ski barlarda Kovid-19 kapıp geri dönmüşleri var. Almanya’dan Belçika, İngiltere ve İzlanda’ya Avrupa’da binlerce kişinin şubat başında kayak tatilinde enfekte olduğu ve ülkelerine dönüşte binlerce kişiye daha virüsü bulaştırdığı biliniyor. Hatta Avusturya makamlarının aymazlığı nedeniyle virüs tehlikesine rağmen kayak tesisleri uzun süre kapatılmadığı için toplu dava hazırlığı var. Son baktığımda müşteki sayısı 4 bini bulmuştu.

        Sonra Amerika’nın kruvaziyerle okyanuslar aşıp dünya denizlerini dolaşırken güvertede virüse yakalanıp ülkeye dönmüş zengin emeklileri var. Nisan ayında izolasyon doruk noktasındayken bile gemiler daha demir atmamıştı, en az 6 bin kişi denizlerdeydi; Pacific Princess, Arcadia, Astor, Queen Mary 2, Magnifica, Columbus, Costa Deliziosa halen seyrediyordu…

        Amerikalı epidemiyologlara göre insanların iç içe yemek yiyip eğlendiği, havuzda yüzdüğü gemilerden daha iyi bir bulaş kaynağı olamazdı; pandemi ortamında bu bir trajediydi. Kruvaziyer işletmeleri tehlikeyi görmezden geledursun, tamamen kontrol dışı kalan gemilerde en az 2 bin 592 Amerikalının enfekte olduğu, en az 65 kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Kovid-19 testi pozitif çıkanların virüsü kaç kişiye bulaştırdığı hesaplanamıyor bile. Gemilerde enfekte olan Japon, Avustralyalı ve Hong Kong’lular da var.

        REKLAM

        Kalabalıklarca icra edildiği için umre, kayak tatili ve kruvaziyer seferleri, hatta Atalanta – Valencia maçı İtalya ve İspanya’yı virüse boğan “biyolojik bomba” sıfatıyla menzile oturdu. Güney Kore’de, korona öncesinde de çok tartışılan esrarlı bir dini cemiyet, kalabalık ayinleri nedeniyle virüsü yayan kaynak olarak gösterildi. Hindistan’da Tebliğ Cemaati’nin toplu ibadeti, koronanın suçlusu oldu, hatta bazı hastanelerin Müslümanları kabul etmediği haberleri geldi. Ama o ilk biricik hasta, “Hasta Sıfır” (Patient Zero) o kitlelerin arasında mıydı acaba? Nitekim Sağlık Bakanı Koca, koronavirüsün ana bulaşma kaynağının Avrupa ülkeleri olduğunu söylüyor. Ama “Hasta Sıfır” için umre ve İran da birer potansiyel.

        DAMGALAMA VE HEDEF GÖSTERME

        ABD’de ilk pozitif vaka, virüsün çıktığı Wuhan’ı ziyaret eden bir erkekti. Ama “Hasta Sıfır” mıydı, orası şüpheli. Sonra, geçen yıl Wuhan’daki ordu oyunlarına katılmış ABD’li bisikletçi kadın asker Maatje Benassi, Çinliler tarafından “Hasta Sıfır” ilan edildi ama komplo teorisi çıktı. Çin’in karşı propaganda atağı ABD medyasına “haksız suçlama” diye yansıdı. Enfeksiyonlu ilk kişi olmak “suç”tu yani.

        Trump Yönetimi de virüs kaynağı olmayı suç olarak görüyor. Hatta “Çin bunun hesabını verecek” de diyor. En son Beyaz Saray ticari ilişkiler danışmanı Peter Navarro, “Hasta Sıfır, geçen kasım ayında Wuhan’da üretildi. Sonra tohumlarını ekmek için binlerce Çinliyi uçaklara doldurup Milano’ya, New York’a ve dünyanın çeşitli yerlerine gönderildi” deyiverdi.

        İnsanları virüs yayan kişi olarak damgalama ve hedef gösterme pratiği, salgın hastalık uzmanlarınca eleştiriliyor; hele medyanın diline pelesenk olduğu için “Hasta Sıfır” kavramını hiç kullanmak istemiyorlar. Ebola günlerinden de tanıdık bu kavramın geçmişi, HIV/AIDS araştırmalarına dayanıyor. Virüsü taşıyan ilk kişi “Patient O” kod adıyla anılmıştı; “O” harfiyle “Out of California” (California dışından) kastedilmişti. Harf, yanlışlıkla sıfır şeklinde okununca kavram öylece kaldı. Bu arada ilk hasta olmadığı da anlaşıldı, AIDS’in tarihi yeniden yazıldı.

        Başka ülkelerde de medyanın “Hasta Sıfır” ilan ettiği kişiler oldu. İtalya’nınki, Milano yakınlarından 38 yaşında bir erkekti ve bir ay süreyle hiçbir semptom göstermemişti; o sürede futbol oynamış, koşulara çıkmış, yemek davetlerine katılmıştı. Ama Wuhan’a hiç gitmemişti. Babası Kovid-19’dan öldü, hamile karısı da pozitif çıktı. Acaba aranan kişi o muydu, meçhul. Sonra, Münihli bir iş adamı İtalya’nın bir numarası oluverdi. Sanırım en son onda karar kılındı.

        BULAŞ ZİNCİRİ ANALİZİYLE BULUNDU

        Epidemiyologlar medyanın diline dolanan jargonu sevmese de, salgın hastalığı taşıyan ilk kişinin belgelenmesi, epideminin bulaş kaynağını bulmak ve önünü keserek kontrol altına almak bakımından çok önemli; özellikle de hayvanlardan insana bulaş faslı henüz bilinmiyor. Bilinmiyor, çünkü Wuhan’da ilk vaka tanısı 1 Aralık 2019’da konulmuştu; şahıs, Alzheimer hastası olan yaşlı bir erkekti ve virüsün kaynağı olduğu söylenen Huanan canlı hayvan pazarıyla hiçbir ilişkisi olmamıştı. Zaten Alzheimer yüzünden dışarı bile çıkamıyordu.

        Almanya ise yeni bir bilimsel çalışmayla, koronavirüsün Çinli bir iş kadını tarafından ilk kez ülkeye taşındığını açıkladı. “The Lancet Infectious Diseases”te yayınlanan çalışma, hasta grupları arasındaki bulaş zincirlerinin dört aydır ayrıntılı bir şekilde analiz edilmesiyle ortaya çıktı. Bavyera Sağlık Dairesi ve Robert Koch Enstitüsü uzmanlarının tespitlerine göre bulaş şöyle gelişmişti: Münih’te oto yedek parçası üreten Webasto’ya iş ziyaretinde bulunan kadın Şanghay’dan geliyordu. Ancak Almanya seyahati öncesinde Wuhan’da yaşayan anne ve babasını konuk etmişti evinde. Almanya’dayken sırt ve göğüs ağrıları çekmiş, jetlag’e yormuştu. Şanghay’a dönüşünde Kovid-19 semptomları göstermeye başlamış, bir hafta sonra da testi pozitif çıkmıştı. Anne ve babasından enfekte olan kadın, Münih’teki şirkette dört kişiyle beraber seyahat ettiği iş arkadaşına bulaştırmıştı. Bu zincirleme bulaş ilk etapta 16 kişiyi etkilemiş ve yayılmıştı.

        Fransa’daki “Hasta Sıfır” araştırmalarında, Wuhan’daki ilk vaka öncesi günleri işaret eden ilginç sonuçlar çıkıyor. Çin Yönetimi 31 Aralık günü, ilk kez görülen zatürree vakalarıyla ilgili Dünya Sağlık Örgütü’ne alarm vermiş, 7 Ocak günü de yeni tip koronavirüsün varlığı ilan edilmişti. Fransa’nın Colmar kentindeki bir grup araştırmacı ise virüsün ilk halkasını bulmak üzere geçen yıl çekilmiş binlerce göğüs röntgenini inceledi; 1 Kasım 2019 – Nisan 2020 arasındaki X-Ray’ler karşılaştırılınca, koronavirüs semptomlarıyla uyumlu iki vaka bulundu. Röntgenlerin tarihi 16 ve 28 Kasım 2019’du… Virüs Avrupa’ya bilinen tarihten önce mi ulaşmıştı? Araştırmacılar bu konuda kesin konuşmak istemiyor; “Bu salgını anlamak için vatandaşların vereceği geçmiş bilgilere ihtiyacımız var” diyorlar.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar