Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        2018 bütçesi ile vergi indirimlerine kapı aralandı

        FED’in faiz artırımlarının hızlanması ve bilanço daraltılmasının doları değerlendirmesi söz konusu. Ancak Başkan Trump da değerli dolara karşı. Sonuçta ortaya karışık bir durum çıkabilir. Oynaklığı yüksek, ana eğilimi yumuşak yukarı yönlü bir seyir çıkabilir

        Son dönemde küresel piyasaları sürükleyen ve Türkiye piyasasını da çevreleyen ABD vergi indirim paketinde önemli bir kavşak aşıldı. Önümüzdeki 10 yıllık dönemde bütçe açığını 1.5 trilyon dolar daha büyüten 2018 bütçesi, ABD Senatosu’nda 2 oy farkla kabul edildi. Böylece Başkan Trump’ın ABD vergi yasalarını revize etmesinin önünde en önemli engel aşıldı.

        - Yaklaşık 9 ayı icraatsız ve koltuğu sallanarak geçirmesinin ardından vergideki bu adım Trump’ın durumunu güçlendirdi. Daha değerli doların da yolu açıldı.

        - FED’e başkan atanmasını da ağırdan alan ve adaylarla tek tek görüşmeler yapan Trump kararını bu hafta verecek. böylece ekonomik kamuoyuna da “ipler elimde” mesajını vermiş oluyor.

        - Trump’ın vergi paketi de, FED’e atayacağı başkan da küresel piyasaları ve Türkiye’yi etkileyecek. Çünkü en başta ABD faiz oranlarını ve doları etkileyecek de ondan. Nitekim cuma günü 2018 bütçesinin geçmesiyle dolar yüzde 0.58 arttı. Dolardan en çok etkilenen ise gelişmekte olan ülke paraları ile altın. Altın haftalık yüzde 1.84 değer kaybının büyük kısmını son gün yaptı. Gelişmekte olan ülke paraları da dolar karşısında yüzde 0.93 değer kaybetti.

        - Dolar, TL karşısında da diğer ülke paralarına paralel yüzde 1 arttı ve haftayı 3.67’den kapattı.

        - Gelişmiş borsalar yüzde 0.6 değer kazanırken gelişmekte olan borsalar yüzde 0.5 değer yitirdi. İstanbul Borsası ise yüzde 0.9 artarak eşdeğer borsalardan pozitif ayrıştı. Türkiye CDS’lerinin kaybı yüzde 2.3 düzeyinde gerçekleşti.

        - Dışarıdaki fiyat gelişmeleri ile içeride piyasaların geçen haftaki performansına bakıldığında ABD ile Türkiye arasında yaşanan vize krizinin çözülmemesine rağmen piyasalar oldukça dirençli çıktı.

        - Kaldı ki geleneksel kâr satış ayı olan kasım ayına iyice yaklaştık. Özellikle yabancı yatırımcıların varlığı gelişmekte olan piyasalardan kasımda sermaye çekilişlerine yol açabiliyor. 2017 yılından beklentiler nispeten iyi olduğundan, 2016 Kasım satışları zayıf kalmıştı. Ama bir önceki kasımda güçlüydü. Bu kasım ayında da satışların gücünü yine gelecek yılın beklentileri belirleyecek.

        - Bu açıdan Trump’ın vergi indirim paketine kapı açılması küresel piyasalarda pozitif beklentileri sürdürmede önemli olacak.

        - FED’e atanacak yeni başkanı doların değerinde önemli bir değişiklik yaratmaz. Çünkü FED bir kurum ve rotasını belirlemiş durumda. Bunun dışında Başkan Trump’ın da değerli bir dolar istemediğini biliyoruz. Bunun sonucudur ki zaten dolar bu yılın 8 aylık döneminde yüzde 12 değer kaybetti. Ancak belirtelim ki son 1.5 ayda dolar yüzde 3 arttı ve bundan sonra da artışını sürdürmesi beklenebilir.

        - Kaldı ki hem ekonominin biraz daha canlanmasının faiz artırımlarını hızlandırması, hem de bilanço daraltılmasının doları değerlendirmesi söz konusu. Ancak Başkan Trump da değerli dolara karşı. Sonuçta ortaya karışık bir durum çıkabilir. Oynaklığı yüksek ana eğilimi yumuşak yukarı yönlü bir seyir ortaya çıkabilir. Türkiye üzerinde bunun da bir etkisi olabilir ama doların sert yükselişi kadar değil.

        **************

        BÜYÜMEDE REKOR KÂRLARDA DA REKOR

        İstanbul Borsası 28 Ağustos’ta 110.531 ile son dönemin en yüksek noktasına çıkmıştı. Ardından jeopolitik risk artışına paralel yüzde 10 düşüş yaşadı. ABD ile yaşanan vize krizi nedeniyle 99.298’e kadar indi ve oradan başlayan toparlanmayla 11 günde yüzde 9.2 yükseldi. 108.489’a çıkan endeks ikinci bir tepe de oluşturabilir veya kasım ayını atlatarak yoluna devam da edebilir.

        - Açıkçası yabancı satışlarının eylül ve ekimde kısmen gerçekleşmiş olması bir avantaj ve kasım satışlarını azaltabilir de.

        - Açıklanacak üçüncü çeyrek bilançoları da borsada alıcı tarafını güçlendirebilir. Çünkü şimdiye kadarki en yüksek kârlar bu çeyrekte açıklanabilir. Büyümenin çift haneye vuracağı bir çeyrekte yüksek kâr artışları da pekâlâ mümkün olabilir. Nitekim Ak Yatırım kendi araştırma kapsamı içindeki reel şirketlerin 3. çeyrek kârlarının yüzde 105 ve yıllık kârlarının yüzde 101 artacağını tahmin etti. Gerçekte çok yüksek kâr artışları ile karşı karşıya kalabiliriz. Uygulamaya konulan teşviklerin etkisiyle yılın üçüncü çeyreğinde büyüme çift haneli, şirketlerin kâr artışları da üç haneli olmaya aday.

        Şirket kârları, büyümenin tavan yapacağı yılın üçüncü çeyreğinde rekor kırabilir ve bu durum borsayı destekleyebilir

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar