Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Kalp Sağlığı Et ağırlıklı beslenme sağlık için zararlı mı?
        • 1

          Mutluluk ve mutluluğun ifadesi olan gülmekle kalp-damar sağlığı arasında çok önemli bir ilişki bulunuyor. Kişinin yalnız olmaması, dostlarıyla zaman geçirmesi, hobileri, evcil hayvan beslemesi, iyi bir cinsel yaşam sürmesi, sık gülümsemesi, bol kahkaha atması, olayları gereğinden çok ciddiye almaması, sakin ve barışçı bir yapıya sahip olması kalp sağlığının olmazsa olmazları arasında görülüyor.

        • 2

          Çok ciddi kırgınlıkların, büyük hiddetlerin, ani öfke patlamalarının ise önemli tetikleyiciler olduğu belirtiliyor. Bunları doğrulayan kişi dünyanın en saygın kardiyoloji uzmanlarından olarak kabul edilen Prof. Dr. Murat Tuzcu. Cleveland Klinik Kalp - Damar Hastalıkları Bölüm Başkan Yardımcısı olan Tuzcu’ya göre kişi çok sinirlenip kontrolünü kaybettiği zaman yaşadığı duygular kalp krizini tetikliyor.

        • 3

          BARDAĞIN BOŞ TARAFINI GÖRENLER RİSK ALTINDA
          Japonya’da yapılan bir araştırma, her kalp krizi vakasının 2 hafta boyunca son 48 saatleri kaydedildiğinde bunların üçte birinin kalp krizine bu tür tetikleyicilerin neden oluşuna dikkat çekiyor. Prof. Dr. Murat Tuzcu’ya göre kötümser, bardağın yarısını boş gören, her olayın altında olumsuz bir neden arayan, şüpheci ve güvensiz kişilerin kalp krizi geçirme riskleri daha yüksek oluyor.

        • 4

          ANTİDEPRESANLAR GİZLİ DÜŞMAN MI?
          Antidepresanların bazı durumlarda kalp hastalıklarına davetiye çıkardığına dair tartışmaların sık yapıldığını söyleyen Prof. Dr. Murat Tuzcu, bu verileri yorumlamanın kolay olmadığını söylüyor.

        • 5

          Depresyonu olan kişilerde kalp krizi riskinin ciddi şekilde arttığını belirten Tuzcu, “Antidepresanların bu riski azaltıp azaltmadığından tam olarak emin olmadığımız için bu ilaçların doktor tarafından verilmediği sürece kullanılmamalarını istiyoruz. Kullanılmaları halinde de doktor takibinde olmayı öneriyoruz” diyor.

        • 6

          UZUN ÇALIŞMA SAATLERİ RİSKİ ARTIRIYOR
          Uzun çalışma saatleri de kalp krizi riskini artırıyor. Prof. Dr. Murat Tuzcu “8 saat çalış, 8 saat uyu, 8 saat eğlen” kavramının kalp sağlığı için en doğru yaklaşım olduğuna dikkat çekiyor. Kalp - damar hastalıkları açısından 11 saat çalışan bir kişinin riskinin 8 saat çalışana göre daha yüksek olduğu belirtiliyor.

        • 7

          AKDENİZ TÜRÜ BESLENMEDEN ŞAŞMAYIN
          Akdeniz tipi beslenmenin; ölümleri, kalp krizlerini, inmeleri ve bunamaları azalttığını gösteren birçok araştırma bulunuyor. Bunlar yüzde 100 kanıtlı olmasa da ikna edici çalışmalar olarak değerlendiriliyor. Buna karşın etten yoğun beslenme ile ilgili araştırmalar etin kesin zararını kanıtlamasa da hiçbirinde et ağırlıklı beslenmenin iyi olduğu gösterilmiyor ve çoğunda olumsuzluk görülüyor.

        • 8

          Prof. Dr. Murat Tuzcu, “Bu sonuçlar ışığında ‘Et yemeyin!’ demiyoruz ama et yoğunluklu beslenmenin iyi olmadığını düşündüren çok sayıda araştırmanın varlığına dikkat çekiyoruz” diyor ve devam ediyor: Yeni yapılan araştırmalar et ağırlıklı beslenen insanlarla bitki ağırlıklı beslenen insanların bağırsaklarındaki mikropların farklı olduğunu gösteriyor.

        • 9

          Et ağırlıklı beslenenlerin bağırsaklarındaki mikroplar damar sertliğini artırıcı bazı maddeler üretiyor. Tek beslenme (macronutrient) ürünü veya grubundan büyük şeyler beklemek dünyada olduğu gibi ülkemizde de sık yapılan yanlışlar arasında bulunuyor.

        • 10

          Tuzcu’ya göre tek başına semizotu ya da ıspanak tüketiminin mucizeyle sonuçlanacağına inanmamak gerekiyor. Bunun yerine yaşam boyu devam ettirilebilecek beslenme alışkanlıklarının benimsenmesi öneriliyor. Beslenme bilimi bu inanıştan çok uzaklaştığı için tılsımlı değnekle çözüm aramak prim yapmaya devam ediyor.

        • 11

          SAĞLIKLI CİNSELLİK KALBE YARIYOR
          “Birçok ülkede erkek ve kadınlar cinsellikle ilgili sorunlarla boğuşuyorlar ve çoğu zaman sağlıklı bilgi alabilecekleri yer bulamıyorlar” diyen Prof. Dr. Murat Tuzcu, iyi bir cinsel yaşamın kişiyi kalp-damar hastalıklarına bağlı risklerden ciddi oranda koruduğuna dikkat çekerek devam ediyor: Kalp hastası olmak veya kalp krizi geçirmek cinsel hayatı sınırlamayı gerektirmiyor.

        • 12

          Kişinin kalp krizi geçirdikten sonraki ilk iyileşme döneminde cinsel faaliyette bulunması dikkatli olmasını gerektirse de sonraki dönemde cinselliğini rahatça yaşayabileceği belirtiliyor. Ancak aktif bir hastalık durumu varsa ve cinsel faaliyet sırasında göğüs ağrısı oluyor, ağır kalp yetmezliği sorunu yaşanıyorsa bir uzmana başvurulması öneriliyor. Bunun dışındaki durumlar cinsel faaliyete sınırlama getirilmesini gerektirmiyor.

        • 13

          SEDEF HASTALARI DÜZENLİ KALP KONTROLÜNE GİTMELİ
          Sedef hastalığı bağışıklık sistemini ilgilendiren ve yangıyla seyreden bir hastalık olarak tanımlanıyor. Bu durum hastalarda kalple ilgili riskleri artırıyor. İltihaplı eklem romatizması anlamına gelen Romatoid Artriti olanlarda da kalp krizi oranları daha yüksek bulunuyor. Bu durum bu hastalıklara sahip olan kişilerin kalp krizi geçirecekleri anlamına gelmese de sağlıklı hayat tarzını benimsemesini ve kontrolleri aksatmamasını gerektiriyor.

        • 14

          UMUT VEREN TEDAVILER
          DİNLEDİĞİMİZ MÜZİK KALP ATIM HIZIMIZI ETKİLİYOR
          Dinginliğin kalp atış hızına çok olumlu etkisi bulunuyor. Dinlenen müzik kişiye dingin bir his veriyorsa, kalp atış hızının yavaşlayacağı ve bunun olumlu bir etki yaratacağı düşünülüyor. Buna örnek olarak Aspendos’ta tarih boyunca gerçekleştirilen müzikle tedaviyi gösteren Prof. Dr. Murat Tuzcu, “Biz de aynı şeyi yapıyor ve dinginlik sağlamak adına hastalarımıza kalp ameliyatına girmeden önceki gece özel CD’ler veriyoruz. Ben tasavvuf müziği, klasik batı müziği, saz semaileri ile ney gibi enstrümanların kişinin kalp sağlığına yararlı olduğunu düşünüyorum” diyor.

        • 15

          KOLESTEROLÜ YARI YARIYA DÜŞÜREN İLAÇ
          Kalp – damar hastalıklarının tedavisinde umut veren yenilikler var mı? Prof. Dr. Murat Tuzcu bu soruya “Var” yanıtı veriyor ve anlatıyor: “Tedavisi çok zor olan ailevi kolesterol yüksekliklerinde kullanmaya başladığımız yeni bir ilaç grubu yepyeni yolla etki ederek kolesterolü yarı yarıya düşürüyor. Bu ilacı uyguladığımız bazı hastalara 3 ayda bir enjeksiyon yapmak yetiyor.”

        • 16

          7 ay önce ortaya çıkan kolesterol düşürücü bu ilaç grubunun şu aşamada 30 - 40 yaşında, kalp krizi geçirme riski olan, ailevi yüksek kolesterolü bulunan kısıtlı sayıda hastada kullanılması öneriliyor. “Bu ilaçları çok seçici kullanıyoruz ve elimize klinik veriler gelmeden yaygınlaştırılmasının çok yanlış olacağını düşünüyoruz ”diyen Tuzcu, umutlu olduğu alanlardan birinin de “kök hücre” olduğunu ancak bu konuda aceleci olmamak gerektiğini söyleyerek, “Kalp - damar hastalıkları konusunda en etkili tedavinin kök hücreyle gerçekleşmesi ümidi taşısak da henüz bu sonuca yakın değiliz” diyor.

        • 17

          KALP NAKLİ OLMADAN İYİLEŞME SAĞLAYAN TEKNOLOJİ
          Yakın zamanda piyasaya tamamı vücudun içine yerleştirilecek kalp destek cihazlarının çıkması bekleniyor. Şimdiki kalp destek cihazlarında (kalp nakli bekleyen hastalara takılan yapay total kalp destek sistemleri) dışarıda enerji sağlayan bir pil oluyor ve hastaların bunu çanta olarak taşımaları gerektiği için enfeksiyon riski bulunuyor. Yeni teknoloji ile deriden pil doldurulmasına çok yaklaşıldığını söyleyen Prof. Dr. Murat Tuzcu, bu gelişme ile çanta taşımaya gerek kalmayacak, ağır kalp yetersizliklerinde kalp nakli olmaksızın iyileşme sağlanacak” diyor.

        • 18

          KALBE TELSİZ PİL KOYMA DÖNEMİ
          Mitral kapak benzeri müdahale işlemlerinde de çok önemli gelişmeler bulunuyor. Günümüzde kalbe telsiz pil koyma uygulamasının gerçekleşmeye başladığını söyleyen Prof. Dr. Murat Tuzcu, “Bu yöntemle tellerin yarattığı enfeksiyon riski, pıhtı oluşumu ve damarların kapanma sorunu önlenmiş oluyor. Bunun için uzaktan hastaları izleyebilmek için 25 kuruş çapında bir cihaz, enjeksiyona benzer bir uygulamayla derinin altına konuyor ve doktorun bilgisayarından bu minik metal verici ile hastanın kalp ritmini 1-2 yıl dışarıdan izlemesi mümkün hale geliyor”diyor.

        • 19

          GENETİKTEKİ GELİŞMELER HEYECAN VERİYOR
          Genetik alanında yaşanan gelişmeler de kalp - damar hastalıklarının geleceği açısından heyecan yaratıyor 2012’de geliştirilen “CRISPR” adı verilen yöntemle herhangi bir genetik koddaki belirli bir genin kesip çıkarılması ve yerine istenilen genin konulması imkânı sağlandı. Bir devrim olarak görülen bu uygulamayla anne karnında orak hücre ile doğacak bir çocuğun genlerinin değiştirilip sağlık kazandırılması umut verici çok önemli bir gelişmeydi. Bu, kalp hastalığıyla doğan bir çocuğun genleriyle oynanıp hastalığın azaltılabileceği veya tamamen ortadan kaldırılabileceği anlamına geliyor.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa