Saadet Işıl Aksoy: Kendimi soktuğum kalıpları yıkıyorum

HT Magazin'de yer alan habere göre, başrollerini Ahmet Kural ve Murat Cemcir’le paylaştığı ‘Ailecek Şaşkınız’ filmiyle komedi dünyasına ilk adımını atan Saadet Işıl Aksoy, InStyle Dergisi’nin mayıs sayısı için objektif karşısına geçti.

Çekimler için Katar’a giden ünlü oyuncu kariyeri ve özel hayatıyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu.

‘Ailecek Şaşkınız’ filminin gösterime girmesiyle yoğun bir gala ve turne programına çıktın. Nasılsın?

Mutlu bir yorgunluk var üstümde. İçinde olmaktan gurur duyduğum bir projenin, beni bu kadar heyecanlandıran bir karakterin seyirci tarafından böyle sevilmesinden, filmin bu kadar çok izlenmiş olmasından dolayı çok mutluydum tabii ki. Tüm yorgunluklara değecek bir his bu benim için.

Ayrıca ilk kez komedi kulvarına adım attın. Nasıl yorumlar aldın?

Evet aslında ben içimde böyle bir potansiyel olduğunu biliyordum ama doğru zamanda, doğru ekip ve doğru projeyle ortaya çıkmasını istiyordum. Okuduğumda kahkahalarla güldüğüm bir senaryo, bakış açısınagüvendiğim bir yönetmenve oynamayı hakikaten çok istediğim tipte bir rol bir araya gelince bana sadece kendi işim olan oyunculuğu hakkıyla yapmak kaldı.

İzleyici olarak belki bizler tembelleşmiş olabiliriz. Çünkü dramalarda izlediğimiz oyuncuları komedide görünce şaşırıyoruz...

Beni de bir oyuncu olarak en heyecanlandıran şey seyirciyişaşırtıyor olmak galiba. Bunu yaparken kimi zaman kendimi de şaşırtıyorum. Yaptığım bu mesleğe beni en çok bağlayan etkenlerden biri, çevremdekilerin etkisiyle kendi kendimi soktuğum kalıpları mütemadiyen yıkıyor olmak. Oyuncu olarak bir projeye girerken kafanızda yapabileceklerinizle ilgili az çok bir fikir beliriyor. İşin güzel kısmı, o role girdikten sonra kendinizin bile tahmin edemeyeceği canavarlar çıkıyor içinizden. Bunları ortaya çıkarabilmeniz için de az önce söylediğim gibi uygun proje ve ekip olması lazım. Tembelleşmemiş, seyirciyi en az benim kadar şaşırtmaktan hoşlanan yazar, yönetmen ve yapımcıların, projeye inanan bir oyuncu kadrosunun olması lazım. Burada tüm etkenler bir araya gelmişti. Ve Ahmet Kural, Murat Cemcir, Selçuk Aydemir, Cengiz Bozkurt’un olduğu bir sette eğlenmemek imkânsız.

Önümüzdeki dönemde gösterime girecek 2 ayrı filmde rol aldın...

Biri Kültür Bakanlığı destekli Türkiye, Fransa, Almanya ortak yapımı ‘Görülmüştür’. Yönetmenimiz Serhat Karaaslan bu proje için Cannes Film Festivali Cinefondation’dan destek aldı. Diğeri de yine Kültür Bakanlığı destekli, Ali Vatansever’in yönettiği Türkiye, Almanya, Romanya ortak yapımı ‘Saf’. Ben oyunculuğa sinema sevgisi ve film festivalleriyle başladım, kariyer çizgimde film festivalleri hep çok önemli bir yer tuttu. Bu 2 filmde çalışmış olduğum için çok heyecanlıyım.

‘Erkek karakterler daha derinlikli’

Komedi oynayan kadınların azınlıkta olmasını neye bağlıyorsun?

Filmlerde kadınlara biçilen rollere bağlıyorum. Sadece komedide değil, dramda da hikâyeler erkek odaklı. Okuduğum senaryoların çok azında bana teklif edilen kadın karakteri oynamak geliyor içimden. Çoğunlukla hikâyedeki erkek karakteri oynamayı çok istiyorum çünkü genellikle daha derinlikli olan ve kendi kaderini çizen taraf erkek karakterler oluyor. Kadınlar çoğunlukla erkek karakterler üzerinden tanımlanıyor.

Yenilenmek, kendini oyuncu olarak beslemek için neler yapıyorsun?

Sokakta yürüyorum, hiç tanımadığım insanlarla sohbetler ediyorum, güvenli sınırlarımın dışına çıkıyorum çoğu zaman, meditasyon yapıyorum, şükrediyorum, doğada çok fazla vakit geçiriyorum. En çok ilhamı doğadan, hayvanlardan, bitkilerden, böceklerden, ağaçlardan alıyorum; onları bazen saatlerce izleyebilirim. Bir de ben hâlâ okumaya inananlardanım.

‘Mottom kendini bil’

Hayattaki motton nedir?

Know thyself (kendini bil).

Geçmişteki Saadet’e bir mesaj gönderebilseydin bu ne olurdu?

Sakin ol kaplan.