Meraklı çocuğunuzun afallatan 11 sorusu

Bu sorulardan kaçınmaya çalışmak doğru değil. Keskin zihinleri, görmezden gelindikleri ya da yalanla yanıtlandıkları anları asla kaçırmaz. Saflıklarına gülmek yapmanız gereken en son şey olmalı.

İşte size çocuklarınızın zor sorularına verebileceğiniz doğru yanıtlardan oluşan bir liste. Özellikle ilk kez ebeveyn olanlar not defterinizi çıkarın!

Ben nereden geldim?

Dürüst olmak en iyisi. Ama çok da detaylara girmeyin. “Anne ve baba birbirlerini çok sevdikleri için birbirlerine sarıldılar. Sonra annenin karnının içerisinde bebek büyümeye başladı. Tıpkı bir balık gibi o, annenin içinde yüzüyor. Oraya sığmayacak kadar büyüdüğünde doğacak.” Sperm ve yumurta gibi kavramlar yaşı biraz daha büyük olan çocuklara açıklanabilir.

Erkeklerin ve kızların ‘oraları’ neden birbirinden farklı?

Çocuklarda ayıp yok. Merak ettikleri her şeyi sorup öğrenmek istiyorlar. Ayrıca çok da ayrıntılı cevaplar beklemiyorlar. Soruları büyüdüklerinin göstergesi. Doğru olanı yaşına uygun bir şekilde cevaplayabilmeniz çok önemli. "Kızların pipisi olmaz. Kızlar ve erkekler birbirlerinden farklıdır. Kızlar büyüyünce anne olur." gibi genel ifadelerle sorularını yanıtlayabilirsiniz. Sıkıştığınız kısımlarda da "Bu sorunun cevabını öğrenip sana anlatacağım." şeklinde cevap verebilirsiniz.

Büyüyünce annemle mi evleneceğim?

Karşı cinsten etkilenen erkek çocukları genelde bu soruyu sorarlar. Yalnızca sakin bir şekilde ‘hayır’ diye cevaplayın.

“Ailedeki herkesin değişik rolleri var. Anne ve babalar her zaman çocuklarını çok sever, korur ve kollar. Sen evlenecek yaşa geldiğinde, annen zaten senin yanında olacak. Sen ise sevdiğin biriyle ile evlenecek, kendi aileni kuracaksın, senin de çocukların olacak. Anneni çok sevmeye de devam edeceksin."

Neden tartışıyorsunuz?

Çocuklar, ebeveynleri ne zaman kavga etse kendilerini suçlu hissederler. Bilinçaltlarında yaşanır bu. Çocuğunuzun onun suçu olmadığını anlamasını sağlamalısınız. “İnsanlar birbirleri ile aynı fikirde olmadıklarında tartışabilirler. Herkes tartışır, çocuklar bile. Ama biz birbirimizi çok seviyoruz ve her tartışmadan sonra barışıyoruz. Ve annen ve baban seni çok ama çok seviyor.”

O kadın neden o kadar şişman?

Toplum içerisinde alışılmışın dışında insanların dikkatini çeken çocuğunuzu azarlamayın, susturmayın. İçlerinde hoşgörüsüzlüğün büyümesine sebep olabilirsiniz. “Herkes farklı doğar. Uzun, kısa, şişman ya da zayıf birçok farklı insan var. Bazen insanlar hasta oldukları için de farklı görünürler. Farklılıklarına dikkat çekersen eğer üzülebilirler. Merak ettiğinde yalnızken annene ya da babana sorabilirsin.” deyin.

Hangimizi daha çok seviyorsun, beni mi kardeşimi mi?

Ebeveynler tüm çocuklarını eşit bir şekilde severler. Çocuklarınızı birbirlerine örnek olarak göstermeyin. Başarıları ya da başarısızlıkları ne olursa olsun. “Sen kardeşinden farklısın. Ve sana olan sevgimizi de farklı yollarla gösteriyoruz. Ama hepinizi eşit derecede seviyoruz. Sen nasıl anneni ve babanı eşit bir şekilde seviyorsan. İkiniz de benim için çok değerlisiniz.”

Doktor canımı yakacak mı?

Doktora gitmek biraz korkutucu olabilir. Çocuğunuza tedavinin daha iyi olmak için gerekli olduğunu açıklamanız gerekiyor. Onu korkutmayın, korkak olduğunu söylemeyin, alay etmeyin. “Doktor canını yakmayacak. Sana ilaçlar verecek ki mikroplar ve hastalıklar yok olsun. Ben de bir keresinde hastayken iğne oldum ve iyileştim. Kedimiz hasta olmuştu, hatırlıyor musun? Onu da doktora götürdük. Başta biraz korktu; ama sonra cesaretini topladı ve ilaçlarla daha iyi oldu.”

Ölecek miyim ben? Sen ölecek misin?

Çocuklarınıza ölüm hakkında yalan söylemek akıllıca değildir. Aniden başımıza gelebilir çünkü. Açıklama yapın ki gerçeği kabullenebilsinler. “Dünyada yaşayan her şey bir gün ölecek. Bugün de olabilir, yarın da. Doğanın kanunu bu. Anne ve baba da bir gün ölecek; ama yakında değil. Herhangi bir hastalık olmazsa. Çok yaşlandığımda öleceğim ben de. Bir gün sen de yaşlanacaksın ve sonra gideceksin bu dünyadan; ama çocukların, torunların, birçok harika hatıran olacak.”

Neden beni bırakıp işe gidiyorsun?

İş önemli. Ama asıl önemli olan işe gittiğinizde onu özleyeceğini çocuğunuzun anlamasını sağlamak. Nihayetinde günün sonunda onun yanına döneceksiniz. “Annenin işe gitmesi gerekiyor; ama seni gerçekten bırakmak istemiyorum. Ayrı olduğumuz tüm süre boyunca seni özleyeceğim. Ama akşama birbirimizi yeniden göreceğiz. Bu süre içinde sen benim bilekliğimi sakla, ben de senin oyuncağını. Böylelikle ayrıyken de birlikte olabiliriz.”

Neden senin iznin var da benim yok?

Çocuklarınıza asla mükemmel olduğunuzu hissettirmeyin. Kusurlarınızı kabullenin ve onları yaptığınız hatalar konusunda uyarın. “Baban bazen geç saate kadar bilgisayar başında kalıp aşırı fazla kahve içiyor. Bu onun için zararlı. Ben de hatalar yapıyorum; bunları sana söylüyorum ki beni taklit etme. Kötü alışkanlıklarımdan kurtulmak için elimden geleni yapıyorum. Daha iyi bir insan olacağım.”

Yatağın altındaki canavar ya yerse beni?

Çocuğunuz korku ya da kaygı göstermeye başladığında odaklanın. Bu korkulardan kurtulabilmesini sağlama üzerine beyin fırtınası yapabilirsiniz. “Canavar mı? Anlatsana biraz! Ben de küçükken canavarlardan korkuyordum. Ama büyükannen canavarların gitmesini sağlayan bir büyü öğretti bana. Al bunu; şu gizli tuşa bastığında bir büyü olacak ve canavarlar yok olacak! Yastığının altına koy bunu, tamam mı?”