Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Tümosan Konyaspor Atiker Konyaspor - Galatasaray maçı yazar yorumları - Tümosan Konyaspor Haberleri

        HALİL ÖZER: BÜYÜK TAKIM OLABİLMEK

        Aslında sıkıntılı bir maçtı.

        Ve bana göre sezonun en önemli maçlarından birisiydi.

        Beşiktaş’ın 3 puan bıraktığı haftada alınacak bir galibiyet Galatasaray’ın önümüzdeki hafta oynanacak olan Fenerbahçe maçına kafası rahat bir şekilde çıkmasını sağlayacaktı.

        Sezon içinde bu tip maçlar iki ya da üç tanedir. Bu fırsatları iyiye, kötüye, strese bakmadan değerlendireceksin.

        Galatasaray da öyle yaptı.

        İyi mi oynadı, hayır. Organizasyonu kuramadılar ve orta alanda çok top kaybettiler, kolay çalım yediler. Kanatlara hiç inemediler. İlk yarıda tek bir orta bile yoktu. Serkan Kırıntılı’yı ancak 25. dakikada görebildik. Ayrıca ortada bir garip diziliş vardı. Rodrigues’in oyunda kaldığı süre içinde nerede oynadığını ve ne yaptığını bir türlü anlayamadım. Ancak her şeyde bir hayır vardır. Bu oyuncunun sakatlanması ve yerine Selçuk’un girmesi bu sezon devam eden Tudor şanslarından birisi oldu. Maç o andan itibaren döndü. Fernando, Ndiaye ve hala çözemediğim Belhanda’nın atamadığı dikine topları Selçuk attı. Gomis’i hareketlendirdi, oyuna ısındırdı.

        HALİL ÖZER
        HALİL ÖZER Galatasaray ligin en kritik maçlarından birisini oynadı ve kazandı.

        Gomis’in bu yıl Türkiye’de yapılan en iyi transfer olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İlk goldeki bir acayip sol vuruşu, ikinci gol öncesi fiziğini kamyon gibi kullanması, üstüne sprint özellik koyması ile penaltıyı ve ikinci golü tek başına yarattı. Her türlü özellik var. Efendi, saygılı, sempatik, sağ, sol, kafa hepsi mevcut. Bir oyuncudan daha ne istenir ki?

        Ayrıca bu maçın sessiz bir kahramanı vardı. Bana göre Maicon ilk yarıda o kadar kritik iki top kesti ki o anlar maçın kader anlarıydı. G.Saray’ın son üç yıldır Ujfalusi ve Lugano tarzı bir savunmacıya ihtiyacı vardı. Onu da buldu.

        Konya tipik bir Reşit Akçay takımı. Sadece savunma ile maçı kazanmayı düşünen bir takım. İşleri çok zor.

        Sonuç olarak G.Ssaray ligin en kritik maçlarından birisini oynadı ve kazandı. Büyük takım özelliğini sahaya yansıttı. Tudor yanlış da olsa bir şeyler yapıyor. Asla kararsız kalmıyor. Ve her geçen gün teknik direktörlüğüne bir şeyler katıyor. G.Saray ligin en kritik maçlarından birisini oynadı ve kazandı.

        REKLAM

        SELÇUK İNAN

        Her zaman söyler ve yazarım. Elinde Selçuk gibi bir oyuncu varsa değerini bileceksin. Bu tip adamlar hiç olmadık yerlerde çıkar, kaderi belirler. Bugüne kadar ona yapılanlar ayıp ötesindeydi. Hep yan oynuyor denilen adam Burak Yılmaz’a üç yılda dikine oynayarak 60’a yakın gol attırdı. Ona tavsiyem; hep böyle ol ve devam et, yoksa senin de önüne bir gün bir omlet koyarlar Selçuk kardeşim!

        BÜLENT YAVUZ: GOL OFSAYT, PENALTI DOĞRU

        Galatasaray’ın birinci golü kıl payı da olsa (Piero’ya göre 30 santim) ofsayt. İkinci gol ise penaltıdan geldi. Penaltının tartışılacak yanı yok. Gomis, Ali Turan’ı ekarte ettikten sonra kaleciyle karşı karşıyayken Konyalı oyuncu son çare Gomis’i düşürmeye çalıştı. Hakem önce “Avantaj” dedi, sonra da penaltıyı verdi. Birinci gol öncesi ofsayt olması hakem Özgür Yankaya’nın günahı değil. Bu tamamen yardımcı hakem Baki Tuncay Akkın’ın hatasıydı. Bunun dışında hakemin tartışılacak kararı olmadı. Ben bu maçta hakemi geçmiş karşılaşmalara nazaran çok daha derli toplu ve çalışkan gördüm. Hatırlayacaksınız; geçmiş sezonlarda hakemin G.Saray’dayken Burak gol atınca jest ve mimiklerinden mana çıkaranlar vardı. Bu hakem dört dörtlük ve düzgün bir çocuk. Zaman zaman hatalar yapıyor ama daima adaletli ve eşit davranmaya özen gösteriyor.

        REKLAM

        CÜNEYT HAYDAROĞLU : SELÇUK HER ZAMAN SELÇUK'TUR

        Rodrigues’in erken sakatlığı kırılma anıydı Galatasaray için... Maça ilk 11’de başlaması gereken Selçuk İnan’ın oyuna girmesiyle eğrisi, doğrusunu buldu. Selçuk önemliydi çünkü son Karabük maçında Tolga’nın eksikliğini Galatasaray fazlası ile hissetti. Attığı goller ekstrası oluyordu Tolga’nın ama orta sahanın yükünü de Fernando’nun üzerinden alıyordu. Belhanda, Feghouli ve Rodrigues ileride iyi işler yapsa da geri dönüşte tembel oldukları için orta sahayı çabuk geçen Karabük cezayı 2 golle kesmişti. Daha fazlasını atıp kazandı Galatasaray ama Konya gibi bir deplasmana da aynı anlayışla çıkmak kumardı.

        İlk yarıda dersine çok iyi çalışmış bir Konya vardı. Topu Galatasaray’a verip oynamasını istedi, kendisi de ani ataklarla geldi. Sarı-Kırmızılılar’ın oyunu merkeze sıkıştırıp beklerini hücuma katamaması doğal olarak kısır bir 45 dakika geçmesine neden oldu. Çünkü Galatasaray, her gelişinde kendi 1. ve 2. bölgesini çok iyi savunan ve disiplinden kopmayan bir Konya buluyordu karşısında. İlk topları ezen Belhanda’nın da yine gamsız gününde olması takımın pozisyon üretmesinde sıkıntı yaratırken ilk 45’te akılda sadece Feghouli’nin kişisel becerisiyle uzaktan gönderdiği şut kaldı.

        İkinci yarının aynı şekilde geçmesi muhtemeldi ancak erken gelen gol maçın kimyasını değiştirdi. Selçuk dedik ya başta; işte o Selçuk’un eski günlerden alıştığımız enfes pasıyla başlayan atakta Bafetimbi Gomis’in golü her şeyi değiştirdi. Gomis’in topla ilk buluşmasında 30 cm. ofsaytta olmasını hakem kaçırdı, tıpkı geçen sezon Galatasaray’ın lehine olup da kaçırılan pozisyonlar gibi!

        CÜNEYT HAYDAROĞLU
        CÜNEYT HAYDAROĞLU Psikolojik üstünlük, ortadaki puan farkı ve üst düzey futbolculara sahip olması tabii ki Galatasaray’ı şampiyonluğun en büyük favorisi haline getiriyor.

        Golden sonra Konya daha fazla çıkmak zorunda kaldı, böyle olunca daha fazla açık verdi. Gomis de bu açığı affetmedi. Yakaladığı bir pozisyonda Konya defansını sürklase etti, kendisine yapılan penaltıyı gol yapıp maçı kopardı. Galatasaray, Konya ile başlayan 7 maçlık kritik viraja hasarsız bir giriş yaptı. Daha ligin 9. haftasına girilirken; en büyük rakibi Beşiktaş ile aradaki puan farkını 8 yaptı, haftaya evinde oynayacağı F.Bahçe’ye ise maç fazlasıyla 11 puan fark attı. Bu psikolojik üstünlük, ortadaki puan farkı ve üst düzey futbolculara sahip olması tabii ki Galatasaray’ı şampiyonluğun en büyük favorisi haline getiriyor.

        Evet, lig çok uzun ve daha bitmedi ama Sarı-Kırmızılılar, şimdiden bazı rakiplerini hem gelecek sezonu düşündürmeye hem de bu sezonki ilgisini basketbola vermeye itti.

        DENAYER YETERSİZ

        Serdar’ın yerine şans bulan genç oyuncu, adaptasyon sorunu olduğunu gösterdi. Şu an için takımın biraz gerisinde ama kendini geliştirebilecek bir futbolcu.

        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa