Arda Turan'dan çarpıcı açıklamalar! Fatih Terim, Milli Takım, Galatasaray, Barcelona...

"Hoca, ekranlar önünde ‘Arda’yı istiyorum, herkes ikinci bir şansı hak eder.’ dedikten sonra ben tamamiyle transfer konusunu kapattım. O günden, bugüne kadar gelen tüm transfer tekliflerini hiç düşünmeden reddettim. Konu çok basitti. Hoca, benim için böyle bir şey diyorsa, ben sonuna kadar hocanın yanında dururdum"

"Sizi ev sahibi olarak ağırlamak çok hoş bir şey. Ben, bu stadın açılışını yapıp gittim. Biz, eski Ali Sami Yen’ciyizdir, kazan dairesini biliriz. Burada, seyirci olarak, televizyon başında çok sevindik. İnşallah bundan sonra da futbolcu olarak çok seviniriz."

"Galatasaray beni çağırırsa giderim, çağırmazsa tribün orada.’ Bu, benim için her zaman böyleydi. Konu çok basit. Ben, Galatasaraylıyım. O yüzden, duygularımın tamamı, her Galatasaraylı’nın nasılsa, benimkiler de öyle."

TRANSFER DEVRE ARASI NİYE OLMADI?

"Galatasaray, hiyerarşisi çok ayrı olan, kendine has özellikleri olan bir camiadır. Başkan da tabii ki en başta, kulübün en değerli isimlerinden bir tanesidir, yönetim kurulu da öyle."

"Yönetim kurulu açıkladı. ‘Biz, böyle uygun gördük.’ dedi. O günden, bugüne kadar da hiçbir olumsuz veya kırgınlık belirtisi olan bir açıklamam olamaz, öyle bir durum da söz konusu değildi. Galatasaray Başkanı’ndan, yönetiminden gelen her şey bizim başımızın, gözümüzün üstüne"

TÜRKİYE'YE GELİŞİNDE GALATASARAY OLMAYINCA KIRILDI MI?

"Kırgınlık olmuyor da, üzüntü oluyor. Hep öyle hayal kuruyorsun... Her zaman Galatasaray’a dönmek istemişimdir. Ayhan hocayla, Tudor vardı. Galatasaray’a şöyle demiştim, ‘Barcelona’da oynamazsam, kendimi önemli hissetmezsem, bana çok teklif var. Ağustos sonunu bekleyin.’ Neden? Çünkü ağustos ayının 30’unda Avrupa’da transfer bitiyordu"

"Eylül 1-7 arası sadece birkaç kulüp ve Galatasaray opsiyon kalacaktı. ‘O zaman Galatasaray’a gelmem daha rahat olur, sizi de maddi olarak rahatlatırım.’ demiştim ama o zamanki yönetim, başkan, bunu uygun görmediler. İlk o zaman gelmek istemiştim."

"PARA PUL HİÇBİR ZAMAN KONU DEĞİLDİR"

"Barcelona da olsa, dünyanın en önemli takımı da olsa, ben kendimi mutlu hissetmediğim yerde durmam. Para, pul benim için hiçbir zaman konu değildir."

"Ben, Atletico Madrid’in 10 numarası olarak oraya gittim, önemli bir oyuncu olarak. Önemli de bir rol aldım ama sonrasında, Valverde gelince, beni önemsiz hissettirince, konu oraya gitti."

BARCELONA'DA NEDEN BAŞARILI OLAMADI?

Düşünülenin aksine Messi’yle çok iyi bir ilişkim vardı. Beraber oynamayı da severdik, saha içinde de belli olacağı üzere. Ayrılık kararı, tamamiyle benim. Valverde dahil hiç kimse bana, ‘Arda, buradan ayrıl.’ demedi"

"Messi, Suarez, Neymar’dan sonra en iyi istatistiği yaptığımda, Valverde takımın başına gelip, hazırlık maçları dahil beni doğru düzgün oynatmayınca, ben orada konuyu kapattım"

NEDEN BAŞAKŞEHİR'İ TERCİH ETTİ?

"Bazı girdiğiniz durumlarda doğru karar veremiyorsunuz. Kendimi o kadar kötü hissetmeye başlamıştım ki... Bu düşüşler, psikolojimi kötü etkiledi. 1 ay formayı almak için kendimi sıkıyorum, çok iyi performans sergiliyorum, hazırım ve Valverde yine beni oynatmıyor"

"O arada milli takımda yaşanan süreçler... Bir anda kendimi tekrardan ülkeye dönüp ispatlama gereği hissettim. Karar doğru muydu, yanlış mıydı, hatalı mıydı, maddi sebepler de olabilir çünkü ailem... Annemin çok fazla konuşmak istemediğim rahatsızlıkları. Burada olma isteğim, beni buraya itti açıkçası"

"Başakşehir ailesinden hiçbir zaman bir kötülük, sıkıntı, üzüntü görmedim. Onlara her zaman teşekkür ederim ama bugün baktığımda, kariyerim için doğru kararı vermediğimi düşünüyorum. Bir hata yapmışım"

"HAYATIMIN EN FİT DÖNEMİNDEYİM"

"Şu anda 77 kiloyum. Atletico Madrid’de de bu kiloyla oynuyordum. Hayatım boyunca yağ oranımın en düşük olduğu seviyedeyim."

"Arkadaşlarımla ilgili zaman zaman eleştiriler de aldım. Atletico Madrid’e, Barcelona’ya giderken de, Galatasaray’a kaptan olurken de bu arkadaşlarım yanımdalardı. Bu algı işinden vazgeçelim. Hayatımda duymadığım şeyler. Twitter-Instagram’da bir şey söyleniyor. ‘Bu da böyle değildir ya, inanmıyorlardır.’ diyorsun. Sonra bir bakıyorsun, onu gerçek sanıyorlar..."

"Bayrampaşa’yı çok seviyorum. Benim ailem hala orada yaşıyorlar. Bayrampaşa’yı, özümü kaybetmiyorum ama ben bir dünya vatandaşıyım. "Arkadaşlarım ve ailemle ilgili eleştirileri kabul etmiyorum çünkü ben bu yolda onlarla yürüdüm ve onlarla mutluyum. Mutlu olmamın kime ne zararı olabilir? İnsanlar istedi diye bazı şeyleri değiştirmem"

FATİH TERİM'İN ELİNİ ÖPMESİ..

"Fatih hocadan bir özür dileyeceksem veya elini öpeceksem, bundan gocunmam, hatta gurur duyarım. Fatih hoca bir şeye kırıldıysa, üzüldüyse, en doğru ortam, onun gönlünü alabilecek yer, orasıdır diye düşündüm. Evde de oturup konuşuyoruz ama orası, ilk buluşma için doğru yer diye hissettim ve çok etkilendim."

"HATAYI AFFEDECEK VARSA FATİH HOCADIR"

"Sporculukla ilgili bir hata yapmadım. Eğer hatayı da affedebilecek biri varsa, o da Fatih hocadır. ‘Biz seni affettik, affediyoruz.’ diyorlar. Kimseye bir şey yapmadım ki. Beni, Fatih hoca affeder"

"YAPTIĞIM HATANIN FARKINDAYIM"

"Yaptığım hatamın farkındayım. Hocaya çok teşekkür ediyorum. Onunla vakit geçirmeyi çok özlemişim. Fatih hoca insanın hayatındayken, hayat çok güzel olur. Fatih hoca özel bir insan. 33 yıllık bir ömrün 20 senesinde hayatınızda biri varsa, onun hep arkanızda olmasını hissedersiniz. O varken, kendimi özel ve yıldız bir oyuncu olarak hissediyorum."

"Fatih Terim, Simone, Luis Enrique, zaman zaman Hiddink... Bana hep yıldız olarak hissettirdiler ve ben de bunların karşılığını onlara verdiğimi düşünüyorum. Ben, çok fazla duygularımla hareket ettiğimi düşünüyorum. Bu, profesyonel sporcu için bir hata. Duygularıyla yaşamayı seven bir adamım, bu benim performansımı yukarı çıkarıp, aşağı indiriyor"

KOSOVA MAÇI HİKAYESİ

"Milli Takım’da kötü oynadığım maç sayısı çok azdır. Kosova maçında çok kötü oynamıştım. Fatih hoca maçtan sonra, ‘Seni ilk defa bu kadar kötü gördüm.’ demişti. Devre arasına girdik. Formayı çıkardım, pazubandım sürekli düşüyordu, onunla ilgileniyordum. Kendi kendime sürekli konuşuyordum, ‘1 tane adam geçemedin.’ diye. Fatih hoca geldi sonra. ‘Ne oldu?’ dedi"

"Rezalet oynuyorum, hiçbir şey yapamıyorum, pas atamıyorum, adam geçemiyorum hocam.’ dedim. ‘Geç onları, şimdi yaparsın işine bak, hiç önemli değil.’ dedi. Normalde Fatih hoca sert uyarılarda bulunabilir. Böyle dedikten 5-10 dakika sonra çıkıp çok güzel bir asist yaptım. Hemen oyuna müdahale edebildim. Anlatmak istediğim şey, sahanın içinde özel hissetmek, bu..."

"Çok basit bir şey var, futbol oynamak istiyorum ve Galatasaray’ı çok seviyorum. Burayı çok özledim. Buradaki yaşamı çok özledim. Konu çok basit. Özel hayatımda yaptığım hatalar, sahadaki kredimi bitirdi. Bu konuyu, oturup sabaha kadar tartışabiliriz. M. Başakşehir kariyerim, olmadı"

"SAHAYA BİR TÜRLÜ KAFAM RAHAT ÇIKAMADIM"

"Sahaya bir türlü kafam rahat çıkamıyorum. Kendi hatalarım, anlatamadığım, ispatlayamadığım haklılıklarım beni mahvetti. Her gece bunları düşündüm. Yaptıklarımı kabul ediyorum, ama yapmadıklarımın yükü de bana biniyor"

"BUGÜNE KADAR NE YAPTIYSAM ONU YAPAMAYA ÇALIŞACAĞIM"

Bugüne kadar Galatasaray formasıyla ne yaptıysam, yine aynısını yapmaya çalışacağım. En iyisini vermeye çalışacağım. Gol atıp, asist yapıp, liderlik yapmaya çalışacağım. Her dakika Galatasaray forması için mücadele edeceğim.

"EN BÜYÜK HATAM, MİLLİ TAKIM SORUNU"

En büyük hatam, Milli Takım sorunu. Ne olursa olsun, Fatih hocayla sorun yaşamamalıydım.

BİLAL MEŞE'YLE YAŞADIĞI OLAY

"Bu konuyla ilgili çok kırgınım. Bilal abi, benim evimde olan biriydi. Hayatımda en çok onunla özel röportaj yaptım. Madrid ve Barcelona, benim için takım elbiseli röportaj isterken, onun için şehir merkezlerine gidip atkı açardım. Bana bir telefon bile açmadan, bu kadar yakınken, ‘Ah bu paranın gözü kör olsun.’ diye manşet attı. Dilimde tüy bitti, üstümde kaldı. Primci dediler. Ne paraymış."

"Bugün dahi söylüyorum, ben kimseden 1 lira para istemedim. Bugün de aynı. Milli formayla parayı yan yana koyacak bir insan değilim. Bu, hayatım boyunca çok ağrıma gitti. Ben, onu namus olarak üstümde taşıdım hep"

"Genele bakarsak, ‘Ne yapıyorsun Arda, öyle bir şey yapılır mı? Bilal abiyi alıp yemeğe götürsene, Bilal abi bana neden böyle yaptın?’ desene. Hatalıyım ama çok kırıldım"

"Ben, herkese hakkımı helal ettim. Kimseyle bir problemim yok. Sadece Galatasaray için keyif almak ve taraftarı mutlu etmek istiyorum. Anlatmak istediğim şey bu. Mili formayı namus olarak, onur olarak görüp parayla bağdaştıramadığım için çok ağrıma gidiyor"

"ÖNCEDEN FENERBAHÇE'DEN DAHA GERİDEYDİK"

"Ben, Galatasaray’ın zor dönemlerine denk geldim kadro olarak. 30 yaş üstü daha iyi bilir. Biz, Galatasaray’da oynarken karşımızda Alex’ler, Tuncay’lar, çok güçlü Fenerbahçe takımları vardı"

"Stadını yaptırmıştı Fenerbahçe. Maddi olarak çok öndeydi. Hem bütçe olarak hem de oynucu kadrosu olarak daha gerideydik. 2005-06 şampiyonluğu çok önemlidir, 2008 şampiyonluğu ondan daha önemlidir. on 7-8 senede Galatasaray çok önemli kadrolara sahip oldu. Avrupa’da da bunu gösterdi zaten"

"Sonra futboldan keyif almayı öğrendim. Atletico Madrid dönemi hiç stres yaptığımı hatırlamıyorum. Sadece, Bayer Leverkusen penaltılarında çok heyecanlanmıştım. Onları daha kolay geçeriz diye düşünmüştüm, çok zorladılar bizi"

"Camp Nou’da şampiyon olduğumuz gün, sakatlanıp oyundan çıkmıştım. Nefes alamıyordum, Diego Costa da sakatlanıp çıkmıştı. Yanımda oturuyordu. 100 bin kişinin içinde, 40 kişinin şampiyonluk çığlığını duyuyorsun"

"BİZİM ŞAMPİYONLUĞUMUZ, LEICESTER'DAN DAHA ÖNEMLİ"

"Bence, Leicester’ın şampiyonluğundan da daha önemli. Tarihteki en önemli lig şampiyonluğu olabilir çünkü bir tarafta Messi var, bir tarafta Ronaldo var. Puan kaybetmediler, sinir oluyorsun.."

"Saha içinde acı çekmeyi çok severim. Maç bittiğindeki yorgunluk, ertesi günkü yataktan kalkamama hissiyatı dünyanın en güzel şeyidir. Başarı gelir, gece çok mutlu geçer. Sabah kalkarsınız, hiçbir şey olmamış gibidir. Sadece sakinlik kalır"

FALCAO YORUMU

"Zaten Falcao ile konuşuyorduk. Falcao’nun ne yapacağını, televizyonda izlerken bile biliyorum. O da oynadıkça ritim bulabilen, hissetikçe kazanmayı daha çok isteyen ve futbol için aç bir oyuncu. Fatih hoca onu daha iyi gözlemlemiştir. Yeni sezonda çok daha iyi olacaktır. UEFA Avrupa Ligi de bizim için şans olabilir. Hocamın, Falcao’nun ve benim sahip olduğum bir kupa. Alışıtğımız başarıyı yeniden tekrarlayabiliriz"

YABANCI SINIRI

"İyi futbolcu her yerde oynar. Sınır dediğin nedir ki?"

MİLLİ TAKIM AÇIKLAMASI

"Milli Takım çok iyi gidiyor. Bizim yaşadığımız olumsuz olaylardan sonra çok güzel bir hava yarattılar. Genç kardeşlerimiz de çok iyi gidiyor. Bir hizmet gerekiyorsa, ben orada olurum. Bununla ilgili bir polemik yaratmak istemiyorum. Genç kardeşlerimizin Barcelona’da, Manchester City’de, Real Madrid’de oynamasını çok isterim"

"BU BİR ALGI MESELESİ"

Şartlar değişiyor. Neymar, benim yerime oynadığı zaman Türkiye’de, ‘Arda’ya şok!’ diye uyanıyordum. Merih kadroya girdiği zaman başka manşet atılıyor. Anlatmak istediğim şey bu, algı meselesi"

"BIRAKMAYA DEĞİL OYNAMAYA GELDİM"

Elbette verilirse takıma liderlik yapacağım ama ben oynamaya geldim. Uzun yıllar futbol oynayacağım. Bırakmaya gelmedim, oynamak istiyorum. Artık; Türkiye’deki başarılardansa, Avrupa’daki başarıların bizim için daha kıymetli olacağını düşünüyorum. Avrupa Ligi de bu sene bunun için iyi bir fırsat olabilir"

"FEGHOULI LİGİN EN İYİ OYUNCUSU"

"Kaliteli oyuncularımız var. Feghouli’nin, ligin en iyi oyuncusu olduğunu düşünüyorum. Bu sene için hedefimiz; lig şampiyonluğu, Avrupa Ligi şampiyonluğu ve Türkiye Kupası. Hataları geride bırakmak istiyorum. Galatasaray Ailesi’ne hiçbir zaman. Hiçbir şey yapmadım. Geçmişi güzel şeylerle hatırlayalım. İnşallah bu sahada çok güzel başarılara imza atarız. Artık, ‘Hata yaptı ama...’ düşüncesinden uzaklaşmak istiyorum."