Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para 8'ler kırılma yılları - Para Haberleri

        Bu yıl da istisna olmadı ve büyüme açısından 2018’i kaybettik. Yüzde 7’nin üzerinde büyürken yılın üçüncü çeyrek GSYH’nin yüzde 1.6’ya düşmesi ve son çeyrek rakamının eksi beklenmesi, yüzde 2-3 arasında vasat bir yıllık büyümeye inileceğini gösteriyor. Böylece son 40 yıldaki 8’li yılların tümünde büyüme ya durdu ya da geriledi. Ekonomik büyüme açısından sonu 8’le biten yıllar Türkiye’ye hiç yaramıyor.

        -Belki bunlar içinde 2018 yılı iyi geçebilirdi ama onu da küresel kriz vurdu.

        -1998’de hem Asya hem de Rusya krizlerinin etkisi ile yine büyüme aşağıya doğru inmişti.

        REKLAM

        -1988’de de çok belirgin bir gelişme yoktu. Ama çift haneli rakamlara yaklaşan büyüme oranı sıfıra doğru indi.

        -1978 ise büyüyememe yanında dövizin karaborsaya düştüğü, doğru dürüst petrol ithal edilemediği, benzin kuyruklarının oluştuğu bir yıldı.

        8’LER KIRILMA YILLARI

        -Bu yıla girerken de ortada büyümenin önüne set çekecek bir gelişme yoktu. Küresel çapta da her şey olumluydu. Hatta piyasalar coşmuş gidiyordu. İşte ortalık güllük gülistanlık iken Türkiye’nin 8’li yıllarda “kırılma yaşadığını” 25 Aralık 2017’de Habertürk’te yazdım. “İnşallah bu kez şeytanın bacağını kırarız da geçmiş 10 yıllarda yaşadığımız gibi olmaz. Yoksa 2018 bizim açımızdan gayet zor geçebilir”demiştim. Ama olmadı. Geçmiş bir kez daha kendini tekrarladı.

        REKLAM

        -Önce ocaksonunda küresel piyasalar satışa döndü. Türkiye’de de erken seçim kararı alınması dalga boyunu artırdı.

        -Üzerine ABD’nin mayıs ayında başlattığı ticaret savaşları eklendi. Asıl atağı ise ağustos ayında yedik. Kur şokunu faiz ve enflasyon şoku izledi.

        -Temmuz ile eylül arasındaki üçüncü üç aylık dönemin büyümesi de dün açıklandığında gördük ki, yüzde 1.6’ya inildi. Beklenenin de altında bir büyüme çıktı ortaya. Yatırımlar ve inşaat gerilemiş, tüketim durmuş. Ekonomik faaliyetler ihracat ve döviz kazanıcı faaliyetler üzerinden hayatını sürdürüyor.

        ÇIKIŞIN ANAHTARI HÜKÜMETTE

        -Son çeyrekte ekonominin daralma tarafına döneceği tahmin ediliyor. Hem yatırımlar, üretim ve tüketim canlanmış değil, hem de tarım sektörü için 4. çeyrek iyi geçmiyor. Çünkü sepet içindeki ağırlığı yüksek olan zeytinde bu yıl üretim düşük.

        REKLAM

        -Kurtarıcı yine ihracatın ve sadece ihracatın. Bir de ne kadar yapabilirse devletin harcamalarını artırması olabilir. Yılın ilk çeyreğinin yerel seçim öncesine denk gelmesi kamu harcamalarının artacağı beklentisi yaratıyor.

        -Yapısal önlemler veya hükümetin ekonomideki tıkanıklığı aşmak için radikal adımlar atması ancak seçim sonrasına beklenebilir. Bu adımlar ve hükümet müdahalesi, 2018’de yaşanan tıkanıklık ve zorluklardan ya çıkışın yolunu açacak ya da açamayacak. Durum daha da kötüleşecek.

        9’LAR TOPARLANMA YILLARI

        -Geçmişte 8’li yıllarda yaşanan zorluklar ise 9’lu yıllarda aşılmış. 8’li yıllardaki kötüleşmeler takip eden 9’lu yıllarda alınan önlemlerin de etkisiyle yerini iyileşmelere bırakmış.

        -1978-79 krizini takiben 24 Ocak 1980 ekonomik önlemleri alındı ve iyi sonuçlar da yarattı.

        -1988 durağanlığı yüksek kamusal maaş zamları ve kaynak ihtiyacı da sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesi ile karşılandı.

        -1998’in ekim ayında bir ekonomik paket açıldı ama depremlerin de etkisiyle pek dikiş tutturamadı. 1999 sonundaki IMF programı da durumu kurtaramadı. Gidiş 2001’deki büyük krizle son buldu.

        REKLAM

        -2008’de etki dışarıdan gelmişti, önlem de dışarıdan geldi. Eşgüdüm içinde faizler tarihin en düşük düzeyine indirildi, merkez bankaları da tarihin gördüğü en büyük parasal genişlemeye yöneldi. Bol ve ucuz küresel paradan Türkiye de payını aldı ve hızlı büyüme dönemine girdi.

        BU KEZ FARK NEREDE?

        -Bu kez de ekonomik kötüleşmenin V şeklinde yaşanması ve aşılması hükümetin alacağı önlemler ile dünya konjonktürüne bağlı. Öncelikle konjonktür izin verecek, rüzgar karşımızdan esmeyecek. Alınacak önlemler de yerinde ve doğru olacak, güveni yeniden tesis edecek.Güven sağlanamazsa olmaz, kötüleşme uzar gider. O zaman da V değil, geniş U veya L tipi çizgiler çizeriz.

        -Unutmayalım ki, geçmiş dönemlerden farkımız hane halkı aşırı değilse de, ilk kez bu kadar borçlu olmasıdır. Hane halkının toplam borçları yarım trilyon lirayı aşmış durumda. Borçlu olanların ihtiyatlı tutumu risk almalarını zorlaştırır, harcamalarını kısıtlar ve krizden V tipi çıkışı zorlaştırır.

        -İkincisi de bu kötüleşme bir reel sektör krizidir. Borç krizi ve özellikle de döviz borcu krizidir. Reel sektörün yeniden yapılandırılması ve ayağa kaldırılması ise bankacılık veya kamu sektörü gibi hızlı olmaz. Regüle edilmeyen, kamunun fazla tanımadığı, ölçemediği bir sektördür. İnce elenip sık dokunması gerekir ve bu nedenle zaman alır. Her şeyden önce de büyük kaynak gerektirir.

        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa